Jump to content

Genel Araştırma

'motorlarda soğutma sistemi' etiketi için arama sonuçları.

  • Etiketlere Göre Ara

    Aralarına virgül koyarak ekleyin
  • Yazara Göre Ara

İçerik Türü


Forumlar

  • Otomobil Forum
    • Araç Model İncelemeleri
    • Otomotiv Haberleri
    • Pratik Bilgiler
    • Soru-Cevap Bölümü
    • Teknik Bilgiler ve Çözümler
    • Otomotiv Sözlüğü
    • Araç Markaları
    • Taşıt ve Sürücü Resmi İşlemleri
  • Otomobil Aksesuarları
  • Modifiye Bölümü
  • Ticaret Bölümü
  • Üyelere Özel Bölüm
  • Video Anlatımları

Blog

  • Bilgilendirme Günlüğü

Video Kategorileri

  • Otomobil İnceleme
  • Teknik Bilgiler
  • Soru & Cevap
  • Modifiye / Fantezi
  • Otomobil Test Videoları

Sonuçlar içinde bul...

Sonuçlarda bul...


Oluşturma Tarihi

  • Start

    End


Son Güncelleme

  • Start

    End


Filter by number of...

Katılım

  • Start

    End


Üye Grubu


Hakkımda


Araç Bilgileriniz


Firma Adı


Firma Adresi


Firma Telefonu

 
veya  

Vergi Dairesi / Vergi No

Araştırmada 1 sonuç bulundu

  1. MOTORLARDA SOĞUTMA SİSTEMİ Görevleri Motor soğutma sisteminin görevi; motor parçalarının ve motor yağının aşırı ısınmasını önlemek, motoru en verimli ısıya en kısa zamanda yükseltmek ve motorun tam güç verecek şekilde çalışma sıcaklığında kalmasını sağlamaktır. Çalışma şartları ne olursa olsun soğutma sistemi, motoru en verimli ısıda çalıştırmalıdır. Motorda kullanılan yakıtın yaklaşık olarak 1/3’ü faydalı işe dönüştürülür, 1/3’ü egzozdan atılır, geri kalan 1/3 ise soğutma sistemi yardımı ile dışarı atılır. Motorun çalışması sırasında silindir cidarları, pistonlar ve silindir kapağı gibi parçalar da büyük miktarda ısıyı absorbe eder. Eğer motorun bu kısımları çok ısınırsa yağ filmi yanar ve yağ tabakası yağlama özelliğini kaybeder, bu nedenle motor hasar görebilir. Motor parçaları soğutulmadığı takdirde; Motor parçalarının mekanik dayanımı azalır. Parçalar üzerinde aşırı genleşmeler meydana gelir ve hareketli parçalar arasında bulunan yağ boşluğu ortadan kalkar. Yağlanamayan parçalar kuru sürtünme sonucu oluşan ısının da etkisi ile birbirine kaynar ve sıkışır kalır (pistonun silindirde sıkışması ve yatak sarma gibi olaylar). Motor yağı yağlama özelliğini kaybederek görevini yapamaz. Bu durumda kuru sürtünmeye yol açar ve aynı sonuçları meydana getirir. Yukarıda açıklanan olumsuz etkileri ortadan kaldırmak için motorun tamamen soğutulması da çözüm değildir. Çünkü motor çalışma sıcaklığına ulaşmadan istenilen gücü veremez. Yağ kirlenir, tortular oluşur, yakıt sarfiyatı artar, bundan dolayı motor çalışma sıcaklığına ulaşıncaya kadar soğutma sistemi devreye girmeyecek şekilde tasarlanmıştır. Dolayısı ile soğutma sistemi, motoru rejim (normal çalışma) sıcaklığında tutmalıdır. Soğutma Sistemi Çeşitleri Hava ile soğutma sistemleri Sıvılı soğutma sistemleri Hava ile Soğutma Sistemi Otomobil motorları genellikle su soğutmalıdır; hava soğutması daha çok motosikletlerde, çim biçme makinelerinde ve bazı küçük araçlarda kullanılır. Motosiklet motoru üzerinde hava soğutma kanatçıkları Silindir ve silindir kapağı, ısı dağılan yüzeylerinin artırılması için soğutma kanatçıkları ile donatılmıştır. Fan kullanılmayan sistemlerde hareket sırasında oluşan rüzgâr, silindir ve krank muhafaza gövdesi etrafından geçerken bu yüzeylere temas eder ve ısı doğrudan dışarı atılır. Hava yönlendirmesi için fan kullanılan hava soğutmalı motorlarda, soğutma sıvısı, radyatör, su pompası, genleşme kabı, radyatör kapağı, radyatör hortumları, motorun su kanalları ve kalorifer radyatörü bulunmaz. Sadece motor soğutma kanatçıkları, hava yönlendirme sacları ve soğutma fanı bulunmaktadır. Hava ile soğutma işlemi soğutucu hava akışı ve bir fan (vantilatör) yardımıyla sağlanır. Fan havayı eksenel yönde emer ve çevresel yönde dışarıya gönderir. Hava yönlendirme sacı havayı silindirlere yönlendirir. Soğutma işlemi silindirlerin ve silindir kapağının üzerinden veya etrafından fan ile üflenen havanın geçmesi ile mümkün olmaktadır. Silindir ve silindir kapağının dışına, daha iyi soğutma sağlamak için ince hava kanatçıkları yapılmıştır. Bu sistemin özellikleri: Birim güce isabet eden motor ağırlığı azdır. İşletmesi emniyetli ve bakım gerektirmez. Çalışma sıcaklığına daha erken ulaşır. Donma olayı olmaz. Fanı hareket ettirmek için motordan güç kullanılır. Daha büyük piston boşluğu gerektirir. Hava ile soğutma sistemi yalnızca küçük hacimli motorlarda kullanılır. Sıvılı Soğutma Sistemleri Genel Yapısı Sıvı soğutmalı motorlarda soğutucu akışkan olarak genellikle su kullanılır. Su soğutmalı motorlarda, motorun içerisinde meydana gelen ısı, motor soğutma suyu tarafından alınır ve radyatörde soğutulur. Soğutma suyu su pompası vasıtasıyla devridaim ettirilir. Radyatör içerisindeki sıcak olan motor soğutma suyu, radyatör fanının dönmesi ile birlikte veya aracın ileri doğru gitmesiyle birlikte doğal olarak içeri giren hava ile soğutulur. Soğuk bir motor çalıştırıldığı zaman, motorun çabuk ısınması için radyatöre giden su kanalı bir termostat tarafından kapatılmıştır ve bu yüzden soğutma suyu sadece motorun su ceketleri içerisinden devridaim edilir. Motorun ısınması ile birlikte, termostat açılır ve soğutma suyunun radyatöre gitmesine izin verilir. Soğutma suyunun bir kısmı hava-yakıt karışımının daha iyi buharlaşabilmesi için emme manifolduna gönderilir. Soğutma suyu aynı zamanda kalorifer peteklerinin içerisinde devridaim ettirilerek araç içinin ısıtılmasında da kullanılır. Bazı araçlarda ise jikle tertibatı motor suyu sıcaklığına bağlı olarak hareket eder. Sıvı soğutmalı motorlarda, soğutucu sıvısı (antifriz ve su karışımı) motor bloku ve silindir kapağındaki kanallarda dolaşır. Soğutucu sıvı motor parçalarıyla dolaylı biçimde temas eder. Parçaların içinden geçerken ortaya çıkan ısıyı üzerine alır ve radyatörün içinden geçerek ısıyı havaya verir. Sonra aynı yolu tekrar dolaşır. Bu işlem motor çalıştığı müddetçe devam eder. Motor bloku ile radyatör üst su haznesi arasındaki üst soğutma suyu hattına bir termostatik supap monte edilmiştir. Termostattan su pompasına direkt bir kısa devre kanalı ayrılır. Motor soğutma suyunun akışı Termostatın takılma pozisyonuna göre iki tip soğutma sistemi vardır. Birisinde termostat su girişine diğerinde ise su çıkışına konmuştur. Soğutma sistemleri yine baypas devresini kontrol eden bir baypas valfi bulunup bulunmamasına göre de ikiye ayrılır. En son çıkan motorlarda devrede genellikle termostatla birlikte bir de baypas valfi vardır. Su çıkışı üzerinde termostat bulunan tip (baypas valfsiz) soğutma sistemi Soğutma suyu, sıcaklığı ne olursa olsun baypas devresinden geçer. Soğutma suyu soğuk iken Soğutma suyu sıcaklığı düşük iken terrnostat kapalıdır ve su radyatöre gitmez. Su pompa tarafından direkt olarak silindir blokuna ve silindir kapağına basılır daha sonra baypas devresine geçerek su pompasına döner. Soğutma suyu sıcak iken Soğutma suyu sıcaklığı yükseldiğinde termostat açılır ve ısınmış suyun termostat üzerinden geçerek radyatöre gitmesine müsaade eder ve su radyatörde soğur. Soğutma suyu aynı zamanda baypas kanalından da geçer. Su girişi üzerinde termostat bulunan tip (baypas valfli) soğutma sistemi Baypas devresinden geçen su, sıcaklığına bağ1ı olarak baypas valfi tarafından kontrol edilir. Soğutma suyu soğuk iken Soğutma suyu sıcaklığı düşük iken termostat kapalıdır ve baypas valfi açıktır. Su, devridaim pompası tarafından silindir blokuna ve kapağına basılır, sonra baypas devresine geçerek su pompasına döner. Soğutma suyu sıcak iken Soğutma suyu sıcaklığı yükseldiğinde termostat açar ve baypas valfi kapanır. Isınmış olan soğutma suyu soğumak üzere radyatöre geçer ve daha sonra termostat üzerinden su pompasına geçer. Not: Termostatın açılma ve kapanma sıcaklık dereceleri; araçların marka ve modellerine göre değişmektedir. ÖNEMLİ Termostat ve baypas valfine sahip bir motor hiçbir zaman termostatı çıkarılmış vaziyette çalıştırılmamalıdır. İçinde baypas valfi bulunan motorların baypas devresi, içinde baypas valfi bulunmayan devrelere göre daha geniştir. Eğer motor, baypas valfli termostatı çıkartılmış olarak çalıştırılırsa soğutma suyunun çoğu baypas devresi üzerinden geçecektir ve bu da motorda aşırı ısınmasına neden olacaktır. (Radyatör, soğutma suyunun akışına karşı bir direnç gösterdiğinden soğutma suyu içinden daha kolay akabildiği baypas hattından geçer.) Çeşitleri Açık devre basınçsız sıvılı soğutma sistemi Radyatör Açık devre basınçsız soğutma sisteminde devre içerisinde su dolaşım yapar. Motor sıcaklığı artması esnasında suyun hacmi genişler ve bir miktar su radyatör üst kısmında bulunan tahliyeden dışarı atılır (Şekil 1.10). Motor çalışırken sıcak havalarda su sıcaklığı kaynama noktasına kısa sürede ulaşır. Dolayısı ile radyatör suyunu sık sık tamamlamak gerekir. Açık devre basınçsız sıvılı soğutma sistemi günümüz otomobillerinde kullanılmamaktadır. Kapalı devre basınçsız sıvılı soğutma sistemi Kapalı devre basınçlı soğutma sisteminde devre içerisinde su dolaşım yapar. Motor çalışırken su sıcaklığı kaynama noktasına ulaşır. Motor sıcaklığı artması esnasında suyun hacmi genişler ve bir miktar su radyatör üst kısmında bulunan tahliyeden genleşme kabına geçer. Genleşme kabındaki soğutma sıvı seviyesi ısının etkisi ile yükselir. Genleşme kabı kapağında bulunan tek yönlü supap soğutma sıvısının basıncı ile kapanır ve sıvı üzerindeki hava basınç oluşturur. Motorun soğuması ile genleşme kabındaki basınç altında bulunan soğutma sıvısı, tek yönlü supabın açılarak hava emmesi ile tekrardan radyatöre geri gider. Dolayısı ile radyatör suyu sık sık eksilmez ve tamamlamak gerekmez. Genleşme kabı (taşırma kabı) çalışma prensibi Birçok soğutma sisteminde genleşme kabı kullanılır. Soğutucu sıvının genleşmesi durumunda fazla sıvı bu kaba dolar. Motor ısındıkça içindeki soğutucu sıvı genleşir. Eğer genleşme kabı olmasa, soğutucu sıvı taşma hortumundan dışarı taşacak ve radyatör sıvı seviyesi eksilecektir. Genleşme kabı sıvı seviyesinin eksilmesini önler. Soğutma sisteminde motor soğuyunca bir vakum meydana gelir. Bu vakum genleşme kabına taşmış olan sıvının tekrar sistem içine dönmesine olanak sağlar. Sistem tamamıyla kapalı bir sistem olduğundan soğutucu sıvı genleşme kabı ve sistem arasında genleşme ve büzülme ile gider gelir. Genleşme kavanozunun bir diğer özelliği hava kabarcıklarını sistemde yok etmektir. Genleşme kavanozunun avantajı, radyatörün devamlı olarak soğutma sıvısının dolu olmasını sağlamasıdır. Su soğuduğu zaman hacimde de bir azalma olur. Kavanoz içinde basınç altındaki hava suyu radyatöre gönderir. Kavanoz içindeki basınç tekrar atmosfer basıncına düşer. Yüksek rakımda atmosfer basıncı azalır. 4500 metrede su 85 °c civarında kaynar. Normal atmosfer basıncında (760 mm hg) ve deniz seviyesinde su 100 °c’de kaynar. Bugünkü motorların hemen hepsi pompalı soğutma sistemi ile soğutulur. Bu tip soğutma da su devri yaptıran su pompası bulunmaktadır. Bu nedenle radyatör ile motor arasına santrifüj tip bir su pompası konmuştur. Şekil 1.14’te pompalı soğutma sisteminin tüm Parçaları ve çalışması görülmektedir. Motorun ana mili kasnağından hareket alan su pompası mili ucundaki palet dönmeye başlayınca radyatörün alt tarafından suyu alarak merkezkaç kuvvet etkisi ile çevreye doğru sıkıştırır. Böylece bir basınç kazanan su, pompayı terk eder ve su ceketlerinden dolaşarak termostattan geçer ve tekrar radyatöre döner. Radyatörden geçerken bir kısım ısı havaya iletilir ve su dolaşımına devam eder. 1-Radyatör, 2-Genleşme kabı, 3-Soğutma suyu hortumu, 4-Soğutma suyu hortumu, 5- Yolcu kabini kalorifer radyatörü, 6-Soğutma suyu hortumu, 7-Su pompası, 8-Soğutma suyu hortumu, 9- Soğutma suyu hortumu, 10-Soğutma suyu hortumu, 11 Termostat Radyatör Görevleri Silindir temas yüzeylerinden alınan ısıyı dolaşım yapan su yardımı ile dış ortama aktarır. Radyatör, motordan alınan ısıyı havaya aktaran parçaya verilen isimdir. Azami miktarda suyu kanallarında tutup atmosferle büyük bir alanını temas ettirerek soğutma işlemini gerçekleştirir. Su taşıyan kanallardan oluşan petekleri ve suyun girişini sağlayan üst kazan ve motora tekrar geri gönderen alt kazandan meydana gelir. Bazı radyatörler ise yandan kazanlıdır. Çalışma sırasında motordaki su üst kazana gelir ve kanallara üstten dağılır. Su, kanallardan aşağıya akarken ısısını gelen hava akımıyla kaybeder. Radyatör, motordan gelen sıcak suyu, bünyesinde bulunan çok ince hava ile temas yüzeyleri vasıtası ile soğutur. Radyatör malzemeleri, bakır veya pirinç olmakla beraber son yıllarda alüminyum alaşımından yapı1mış radyatörler kullanılmaktadır. Radyatörlerin bakır veya pirinç malzemeden yapılmasının nedeni; bu malzemelerin korozyona karşı dayanıklı ve ısı iletkenliklerinin de çok iyi olmasıdır. Ayıca kolay lehimlenebilmektedir. Radyatör, bir üst, bir alt su deposu ve depoları birleştiren dikey borulardan oluşur. Üst ve alt depoları birleştiren boruların etrafına, soğutma yüzeylerini genişletmek amacı ile bakır veya pirinçten yapılmış çok ince hava kanatçıkları lehimlenir. Motorun su ceketlerinden ısınarak üst su deposuna gelmiş olan su, birleştirme borularından alt su deposuna geçerken ısısını önce borulara, borulardan ince kanatçıklara, oradan da radyatör üzerinden hızla geçmekte olan havaya ileterek soğur. Radyatörlerin üst deposunda su doldurma kapağı bulunur. Bazı radyatörlerin üst su deposuna giriş borusunun ağzına su yönelticileri lehimlenmiştir. Bu yönelticiler üst depoya gelen sıcak suyun bütün borulara dağıtılmasını sağlar. Radyatör, üst deposundan aşağı doğru uzanan bir taşırma borusu vardır. Alt depoda ise çıkış borusundan başka, bir de su boşaltma musluğu bulunur. Bazı radyatörlerde hava akışını ayarlayan panjurlar bulunur. Bu panjurlar, motorun çabuk ısınması istendiği durumlarda kapatılır. Böylece hava akışı azalacağından radyatör yeterli soğutma yapamaz ve motor çabuk ısınır. Çeşitleri ve Yapısı Radyatörler su geçişlerini sağlayan boruların ve borular arasına lehimlenen ince sacların aldığı şekillere göre isimlendirilir. Çeşitli radyatör peteği olmakla beraber, binek otomobillerinde en çok, borulu ve düz hava kanatçıklı olmak üzere iki tip kullanılır. Isının dağıtımı açısından, radyatör ne kadar büyük ise o nispette soğutma etkinliğine sahip olur. Radyatörler petek şekline bağlı olarak sınıflandırılır. Bu tip radyatörlerde üst ve alt radyatör tankları arasında bakır veya pirinç malzemeden borular vardır ve borular arasına oluklu kanatçıklar lehim ile tutturulmuştur. Alüminyum radyatörlerde reçineli üst ve alt tanklar vardır ve hafif olduklarından daha çok alüminyum malzemeden imal edilmiş petek (kanatçıklar) kullanılır. Borulu tip radyatörler:Bu radyatörler, alt ve üst su depolarının başlık yerlerine lehimlenmiş, yuvarlak ve yassılaştırılmış birtakım su borularından (su tüplerinden) oluşur. Genellikle su boruları dik olarak yerleştirilir. Bazen yatay akışlı radyatörler de bulunmaktadır. Hava kanatçıkları, ince bakır veya pirinç malzemeden düz veya kıvrık olarak yapılır. Bu kanatçıklar su boruları üzerine lehimlenmiştir. Bu lehimler, su borularının sağlamca durmasını sağladıkları gibi borulardan ısıyı daha iyi alarak kanatçıklara iletir. Hava ile geniş bir temas yüzeyi sağlayan kanatçıklar ısıyı havaya verir. İçinde borulara paralel olarak kanatçıklar ve borular arasına yerleştirilmiş körük biçiminde plakalar bulunmaktadır. Petekli radyatörler:İkişer ikişer ince borular oluşturacak şekilde birbirine lehimlenmiş metal şeritler, arı peteğine benzer şekilde zikzaklı olarak radyatör üst deposu ile alt deposunu birbirine birleştirir. Su geçitleri ince metal şeritlerden yapılan hava kanatçıkları ile birbirinden ayrılmakta ve bunlar hava geçitlerini oluşturmaktadır. Su geçitlerinin genişliği hemen hemen radyatör peteğinin genişliği kadardır. Petek modeli meydana getirilmek üzere birleştirilirken aralarında kalan hava geçitleri, genellikle düzgün altıgen şeklini alırlar. Isının dağılmasına etki eden faktörler Hava ve su sıcaklığı arasındaki sıcaklık farkı Radyatörün ön yüzey alanı Yüzey ile suyun temas ettiği yüzey alanı Radyatörün hava ve suya göre geçirgenliği Radyatör Kapaklarının Çeşitleri ve Yapısı Su bir atmosfer basınç altında 100°C’de kaynar ve buhar hâline dönüşür. Radyatör içerisindeki basıncı artırmak suretiyle radyatör kapağı soğutma suyunun kaynama noktasını yükseltir. Dolayısıyla suyun sıcaklığı artar ve soğutma verimi yükselir. Soğutma suyu kaynadığı zaman, motordan atmosfere bırakılan sıcaklıkta (ısı transferi) bir değişme olmaz. Böylece motorun sıcaklığı artmaya devam eder. Bu olaya hararet adı verilir. Radyatörün üst tankına monte edilmiş kapak üzerinde olan bir basınç valfi, (çek valf) bir yayın tansiyonu tarafından kapalı tutulur. Soğutma suyunun sıcaklığındaki artışa bağlı olarak radyatör iç basıncı yükselirse ve bu basınç valfin içerisindeki yayın tansiyonunu yenecek kadar artarsa (yaklaşık 0.9 bar-13 psi), basınç valfi açılır ve basıncın fazlası radyatörden dışarı tahliye edilir. Eğer soğutma suyu sıcaklığı düşerse ve soğutma sisteminde negatif basınç (vakum) meydana gelirse vakum valfi açılır ve içeriye hava emilir. Bu durumda radyatörün deforme olması önlenmiş olur. Radyatör kapaklarının kontrolü Basınçlı radyatör kapağının oturma yerlerindeki contalarının sağlamlığını basınç ve vakum supaplarının rahat hareket ettiğini kontrol ediniz. Radyatör kapağı basınç kontrol aleti ile basınçlı radyatör kapağını kontrol ediniz (Çıkan değer kapak üzerinde veya araç katalogunda verilen değere uygun değilse yenisi ile değiştiriniz.). DİKKAT:Er ya da geç günün birinde aşırı ısınmış bir radyatörle karşı karşıya kalacaksınız. Suyu eksilmiş radyatöre su eklerken gerekli tedbirleri almalısınız yoksa ciddi yanık tehlikesi ile karşı karşıya kalırsınız. Su kaynatmış radyatörde almanız gereken tedbirler Klimayı kapatınız, eğer aracınız ciddi biçimde su kaynatmamışsa bu, motorun ısısını düşürecektir. Klimanın buharlaştırıcısı hemen radyatörün önünde bulunur ve motora giden havayı ısıtır. İçeri giren hava ısındıkça radyatörde etkisini kaybeder. Aracın kaloriferini açınız. Bu sizi rahatsız etse de fazla ısının havaya transferini sağlar. Eğer trafik tıkanmışsa aracınızı sağa çekiniz ve durdurunuz. Eğer hareket etmiyorsanız çok az soğuk hava radyatöre gelir. Kaputu açıp motorun soğumasını sağlayınız. Bu biraz zaman alır, onun için sabırlı olunuz. Zamanın geçmesini bekleyiniz. Genleşme deposunu (rezerv depoyu) kontrol ediniz. Eğer boşsa radyatörün su seviyesi düşük demektir. Üst radyatör hortumuna bir bez sarıp sıkarak sistemin basıncını kontrol ediniz. Eğer hâlâ basınç var ise kolayca sıkılmaz. Kolayca sıkılana kadar (basınç düşene kadar) bekleyiniz. Radyatör kapağının üzerine büyükçe bir bez örtünüz ve kapağı bastırarak yavaşça döndürerek basıncı düşürünüz ve kapağı açınız. Kaynamış su veya antifriz ciddi yanıklara sebep olabilir.Eğer soğutma sıvı seviyesi düşükse motoru çalıştırınız ve yavaş yavaş radyatör dolana kadar antifriz veya su ilave ediniz. Soğutma suyu ilave etmek için motor çalışır vaziyette olmalıdır.Sıcak motora su veya antifriz ilave etmeyiniz bloku çatlatabilir. Radyatörde Yapılan Kontroller Radyatör bağlantılarının sağlamlık kontrolü Radyatör ek yerlerinin, su giriş çıkış borularının sağlamlık kontrolü Radyatör hava geçitlerinin açık olup olmadığının kontrolü Radyatör su kanallarının kontrolü Radyatör su hortumlarının kontrolü Radyatör Arızaları Belirtileri ve Radyatör Bakımı Yol darbeleri ile radyatörün sallanması, radyatörün ek yerlerinin ve lehim dikişlerinin kopmasına, giriş ve çıkış borularında çatlamalara ve su sızıntılarına neden olur. Bu durum özellikle, soğuk havalarda motor çalışmaya başlarken meydana gelen sıcaklık farkından dolayı olur. Böyle arızaların önlenmesi için radyatörün yerine uygun şekilde oturtulup sıkılması ve sızıntıların önlenmesi gerekir. Hava geçitlerinin kapanması Bilindiği gibi, radyatörün esas görevi soğutma suyundan aldığı ısıyı, gerektiği şekilde havaya iletmektir. Radyatörün bu görevini yerine getirebilmesi için yeterli hava akımı ile temas etmesi gerekir. Radyatör hava geçit kanatçıklarının tıkanması hâlinde hava akımı 20 olmayacağı için yeterli soğutma sağlanamaz. Radyatör hava geçitleri, havada bulunan tozlar ve diğer pisliklerle kolayca tıkanabilir. Kanatçıklar, en ufak darbelerle de kapanabilir. Bu durumda radyatörü temizleyebilmek için üzerinde biriken pislikler yumuşayıncaya kadar su ile ıslatılır. Sonra hareket yönünün aksi tarafından (motor tarafından) basınçlı su püskürtülür. Aynı işlem basınçlı hava ile de yapılabilir. Hava geçitleri tıkanmış kanatçıklar bulunuyorsa bunlar su geçitlerine zarar vermeden düzeltilmeli ve açılmalıdır. Tıkanmış bir radyatörün kontrolü Motorun fazla ısınmasının ve su kaynatmasının başlıca nedenlerinden biri de radyatör su geçitlerinin tıkanmasıdır. Bir radyatörün tıkanmış olup olmadığı basit bir deneyle anlaşılır. İlk önce motor ısınıncaya kadar çalıştırılır ve durdurulur. Radyatörün, önce alt tarafına elle dokunulur. Sonra diğer kısımlarına dokunulur. Eğer alt tarafı diğer kısımlardan daha soğuk ise radyatör tıkalı demektir. Denemeler sonunda radyatörün tıkalı olduğu anlaşılırsa üst ve alt su deposu sökülerek özel alet ile su geçiş boruları temizlenir. Sonra tekrar depolar su sızdırmayacak şekilde lehimlenir. Buna göre daha kolay olan ikinci bir temizleme şekli ise basınçlı su ile yapılan temizliktir. Radyatör ve silindir bloku su ceketlerinin basınçlı su ile temizlenmesi Radyatör su giriş ve çıkış boru1arı motordan ayrılır, çıkış borusundan basınçlı hava ile birlikte su verilir. Tıkanmış bir radyatörü temizlemenin en kolay yolu, ters yönlü, akış yapan basınçlı su ve hava vermekle olur. Böylece pas, kireç ve suyun içinde bulunan diğer çeşitli pislikler dışarıya atılabilir. Basınçlı hava ve su ile radyatörü temizlemek için radyatörün suyu boşaltılır. Çıkış hortumundan basınçlı su ve hava verilir, giriş hortumu ucundan su dışarı akar. Radyatörün çıkış ucuna uzunca bir hortumla birlikte yıkama tabancası takılır. Önce su musluğu açılıp radyatörün su ile dolması sağlanır. Sonra radyatöre zarar vermemesi bakımından hava musluğu yavaş yavaş açılarak radyatöre hava verilir. Hava kapatılır ve tekrar su dolması beklenir. Su temiz akıncaya kadar bu işlem tekrarlanır. Silindir bloku da basınçlı su ve hava akımı ile temizlenebilir. Bunun için su pompasının giriş kısmına bir hortum takılarak suyun yere akması sağlanır. Termostat çıkarılır ve termostat koruyucusunun ucuna, hortumla birlikte iki yollu özel musluk takılır. Radyatörün temizlenmesinde olduğu gibi önce su ceketleri, su ile doldurulur. Bu işleme, dışarı çıkan su temiz akıncaya kadar devam edilir. Basınçlı hava gönderilir. Yalnız hava gönderilmesi, devamlı değil, daha etkili temizleme bakımından kesik kesik olmalıdır. Termostat Görevleri Termostat soğutma suyunun çıkışı veya girişine yerleştirilir ve soğutma suyunun sıcaklığını belirli bir seviyede tutulur. Maksimum motor performansını elde etmek için ideal soğutma suyu sıcaklığı 80-120 °C arasında olmalıdır (katalog değeri esas alınır). Dolayısıyla, motoru rejim sıcaklığına hemen çıkarabilmek için soğutma suyu sıcaklığı düşük ise (motor soğuk iken) soğutma suyu radyatör içerisinden dolaştırılmaz ve motorun en kısa zamanda ısınması sağlanır. Sadece soğutma suyunun sıcaklığı arttığı zaman su radyatörden devridaim ettirilir. Termostat radyatör içerisinden devridaim edilen soğutma suyunun hacmini değiştirmek suretiyle soğutma suyunun sıcaklığını belirli bir aralık içerisinde tutar. Termostat Çeşitleri Vaks palet mekanik kontrollü, vaks palet elektronik kontrollü ve körüklü tip olmak üzere üç çeşit terrnostat vardır. Sıcaklık karşısında genleşme yöntemine göre sınıflandırılan termostatlardan soğutma sistemi içerisindeki basınç arttığı zaman daha az açılma kuvvetine sahip olan körüklü tipi şimdilerde daha az kullanılmaktadır. Körüklü Tip Termostatlar Bu tip termostatlar, mantar tipi bir subaba bağlı madenî bir körük ve bir de körük koruyucusundan oluşur. Körüğün içine düşük sıcaklıklarda buharlaşan bir sıvı konulmuş ve körük içindeki hava boşaltılmıştır. Motor soğuk olduğu zaman, körük içindeki vakum nedeni ile supap kapalı durur. Motor ısınıp sıvı buharlaştığı zaman, bu buhar her tarafı kapalı olan körük içinde bir basınç yaratır. Bu basınç, körüğü şişirerek subabın açılmasına neden olur. Termo-Vaks Pelet (Kutulu Tip Termostatlar) Bazı termostatlarda sıvı yerine küçük bir kutu içersine bir çeşit macun (vaks) doldurulmuştur. Bu macun ısı etkisi ile sıvılaşıp genişleştiği zaman bir çubuğu yukarı doğru iter. Çubuk bir manivela koluna etki ederek kelebek milini döndürür. Mile bağlı olan kelebek supap açılır. Bu madde soğuyarak büzüldüğü zaman supap üzerindeki yaylar yardımı ile çekilerek kapanır. Termo-Vaks Palet (Elektronik Kontrollü Termostatlar) Bu termostatlar günümüzün modern otomobillerinde kullanılmaktadır. Çalışma prensibi termo-vaks palet tipi termostatın aynısıdır. Isı etkisi ile genişleyen vaksı motordaki sıcak su etkisine ilaveten termostat içerisine yerleştirilmiş ısıtıcı rezistans yerleştirilmiştir. Termostat, soğutma suyu dağıtıcı distribütör muhafazası içerisinde bulunmaktadır. Distribütör muhafazası, soğutma suyunu büyük ve küçük soğutma devresine dağıtan dağıtım istasyonudur. Termostat içerisindeki ısıtıcı rezistans elektronik kontrol ünitesinden kumanda edilerek motorun performansına bağlı olarak ısıtılır ve termostatın açılması sağlanır. Bu durumda motorun ilgili yerlerine suyun gönderilmesi sağlanmış olur. Termostat Yapısı Termostat bir gövde ve bir supaptan oluşur. Termostat supapları, mantar tipi veya kelebek tipi olmak üzere iki tür yapılmıştır. Körük içinde, sıcaklık kar şısında çabuk buharlaşan bir sıvı bulunur. Bu sıvı genleştiği zaman körük içinde yarattığı basınç, körüğü şişirir ve buna bağlı olan mantar tipi supabı açmak için iter (körüklü tip). Vaks kullanılmış termostatlarda, soğutma suyu sıcaklığı yükseldiğinde yardımcı bağlantı parçaları termostat supabını açar (kutulu tip). Vaks kullanılmış termostatlarda, soğutma suyu sıcaklığı yükseldiğinde ve elektronik kontrollü ısıtıcı rezistans ısındığında yardımcı bağlantı parçaları termostat supabını açar (kutulu tip). Termostatın Çalışma Prensibi Soğutma suyunun radyatör içerisindeki dolaşımını kontrol etmek için iki yöntem vardır. Termostat motorun soğutma suyu çıkışına veya girişine yerleştirilir. Günümüzde soğutma suyunun sadece motora giriş ve çıkışını kontrol eden değil, aynı zamanda soğutma suyunun motor içerisindeki devirdaimini de kontrol eden baypaslı termostat kullanımı bazı motor tiplerinde yaygınlaşmaktadır. Genellikle termostat soğutma suyu çıkışında yer alırken baypaslı termostat soğutma suyu girişinde veya çıkışında yer alabilir. Baypas valfsiz termostat Katı bir vaks, kauçuk ve mil (piston) palet içerisinde merkezlenmiştir ve milin (pistonun) bir ucu termostatın dış gövdesine sabitlenmiştir. Düşük sıcaklığa bağlı olarak kapanır. Yüksek sıcaklığa bağlı olarak açılır. Soğutma suyunun akış miktarını kontrol eden bir valf paletin dış kısmına yerleştirilmiştir ve bir valf çalışmadığı zaman soğutma suyunun akışını keser. Soğutma suyunun sıcaklığındaki bir yükselme ile birlikte vaks elemanının hacmi artar. Meydana gelen basınç mili (pistonu) iter. Piston, termostat gövdesine sabitlenmiş olduğundan basınç yayın tansiyonunu yener ve palet aşağı inerek valfin açılmasını sağlar. Radyatör petekleri içerisinden geçerken soğumuş olan soğutma suyu termostata geri döndüğü zaman valf kapanır. Termostat bu operasyonu sürekli tekrarlayarak soğutma suyu akış hacmini kontrol eder ve motorun sürekli rejim sıcaklığında kalmasını sağlar. Baypas valfli tip termostat Bu konuda motorun soğutma suyu girişine yerleştirilmiş bir termostat örnek olarak anlatılmaktadır. Baypas valfi motor içerisindeki soğutma suyunun sirkülasyonunu kontrol eder. Soğutma suyu sıcaklığı düşük iken radyatör tarafındaki valf kapalıdır ve baypas valfi açıktır. Dolayısı ile soğutma suyu radyatör içerisinden dolaşmaz. Aynı anda baypas valfinin kapanmaya başlaması ile birlikte motorun içerisindeki soğutma suyu sirkülasyonu kontrol edilir. Baypas valfsız termostat tam açıldığı zaman, soğutma suyu aynı anda hem motorun hem de radyatörün içerisinden dolaşır. Ancak baypaslı termostatta radyatör içerisinde sirkülasyon durdurulurken soğutma suyu sadece motor içerisinden dolaştırılır ve soğutma verimi artırılır. Baypaslı termostat, soğutma suyunun geçtiği kanalı genişleterek motor içerisindeki sirkülasyonu kontrol eder ve klasik tip ile karşılaştırıldığında motor soğuk iken su akış direnci azaltılmış olur. Dolayısı ile su pompası üzerindeki yük en aza indirilmiş olur ve motor gücündeki kayıp azaltılmış olur. Termostatlarda Yapılan Kontroller Termostatlar belli sıcaklık derecelerinde açılacak şekilde yapılmıştır. Motorlarda kullanılan termostatların 60 °C - 64 °C darasında bir sıcaklıkta açılmaya başlaması ve 77 °C’de tamamen açılması gerekir. Günümüz motorlarında termostatlar 80 °C’de açılmaya başlayıp 110 °C’de tamamen açılır. Termostatlar motorun çalışma koşullarına ve kullanılacak antifrizin çeşidine göre seçilir. Termostatı kontrol etmek için içi su dolu bir kap alınır. Termostat, kabın dibine değmeyecek şekilde iple veya tel ile asılır. Sonra kabın içindeki su ısıtılır. Diğer taraftan kabın içine yerleştirilen termometre ile de suyun sıcaklığı kontrol edilir. Su ısındığı zaman termostat açılması gerektiği sıcaklıktan 6 - 7°C kadar önce açılacak olursa veya suyun sıcaklığı termostatın açılması gereken sıcaklığı yaklaşık olarak 6 - 9°C geçtiği hâlde, supap açılmıyorsa termostat bozuktur değiştirilmesi gerekir. Termostat Arıza ve Belirtileri Motorlu araçların soğutma donanımında, önemli görevi olan termostatların belirli bir çalışma ömrü yoktur. Önceden hiçbir arıza belirtisi göstermez. Termostat supabı ve supabı çalıştıran diğer parçalar, genellikle çok yüksek ısı değişikliği, aşınmaya ve bükülmeye neden olacak değişik durumlarla karşı karşıya bulunur. Suyun içindeki pas, kir ve yabancı maddeler termostatların gerekli şekilde çalışmasını engeller. Herhangi bir nedenle fazla ısı, termostatı arızalandırabilir. Termostatlar herhangi bir nedenle arıza yaptıklarında genellikle açık olarak kalır. Çünkü supabın kapalı kalması körüğün içindeki vakum nedeni ile olmaktadır. Körük delinecek olursa vakum ortadan kalkacağına göre atmosferik basınç, körüğü şişirecek ve supabın daima açık kalmasını sağlayacaktır. Bu nedenle termostat motorun fazla ısınmasına hemen hemen hiç neden olmaz. Termostatın arızalanması, özellikle kış aylarında, motorun normal çalışma sıcaklığına kadar ısınmasına neden olur Hava valfi Soğutma suyu değişimi esnasında radyatördeki su tahliye edildiği zaman, motorun soğutma sistemi içerisine hava girer. Soğutma sistemi yeniden soğutma suyu ile doldurulduğu zaman soğutma sistemi içerisinde kalan havanın dışarı atılması şarttır. Hava valfi havanın tahliyesine izin veren bir kanala sahiptir. Motor stop ettiği zaman, bu valf kendi ağırlığı ile bu kanalı açar ve motor çalıştığı zaman su pompasının basınçlandırdığı soğutma suyunun basıncı ile bu kanal kapanır. Modern motorlarda bir havalandırma tapası vardır. Radyatör motora nazaran daha alt konumda seviyelendirilmiştir ve hava direnci azaltılmış aracın dış görünüşü iyileştirilmiştir. Bu tapa sayesinde havalandırma daha kolaylaştırılmıştır. Su Pompası Görevi Su pompaları, motorun krank mili kasnağından bir (V) kayışı ile aldıkları hareketle suya basınç kazandırıp suyu motor su ceketlerinden dolaştırıp soğuması için radyatöre gönderir. Çeşitleri ve Yapısı Su pompaları millerinin yataklandırılış şekline göre, burçlu, bilyeli yataklı ve sa1mastra1ı diye isimlendirilir. Bugün genellikle daha kullanışlı olması nedeni ile bilyeli yataklı pompalar kullanılmaktadır. Pompadaki salmastranın etrafına bir halka geçirilir ve özel bir somun ile salmastra sıkıştırılır. Bu salmastra zaman zaman sıkıştırılır ve eskiyince değiştirilir. Şekilde bilyeli yataklı su pompası kesiti görülmektedir. Milin yataklandırılması hangi tip olursa olsun hepsinde de suyun sızmasını önleyen contalar (salmastra) vardır. Genellikle borçlu tip pompalarda ayar edilebilen salmastra1ar ve günümüzdeki yüksek devirli motorlarda daha çok kullanılmakta olan bilyeli tip pompalarda su pompaları, genellikle santrifüj tip bir pompa olup silindir blokunun ön tarafına, blok ile radyatör arasına yerleştirilmiştir. Motorda iyi bir soğutma için suyun basınçlı olarak su ceketlerinden dolaştırması gerekir. Ortalama olarak bir su pompasının saatte 40000 litre suyu dolaştırması gerekir. Krank kasnağı ile su pompası kasnağı arasındaki devir oranı 0.8-1.5 arasındadır. Su Pompasının Çalışması Su giriş ve çıkış borusu bulunan döküm bir gövde ile üzerinde düz veya kavisli kanatları olan su basma paletleri, paletleri döndüren mil, pompanın esas parçalarını oluşturur. Su pompası pompa kapağı bulunmamaktadır, doğrudan doğruya bloktaki yuvasına bağlanır. Pompa mili bir yatakla yataklandırılmıştır. Yatak çevresinden suyun sızmasını önlemek için salmastra veya keçeler yerleştirilmiştir. Pompanın arka tarafında genellikle kapak bulunur. Kapak olmadığı hâllerde su basma paletleri, silindir blokunda bulunan özel pompa yuvasına yerleştirilir. Mili döndüren kasnak ise milin diğer ucuna takılır. Krank milinden aldığı hareketle döndürülen pompa paleti, suyu merkezkaç kuvvetle silindir blokundaki geçitlere doğru basınçlı bir şekilde gönderir. Pompanın giriş ucu ise bir hortum ile radyatörün alt deposuna bağlıdır. Su Pompasında Yapılan Kontroller Sızdırmazlık kontrolü Pompa gövdesi salmastrasından veya boru bağlantısından su kaçak kontrolü Pompa kasnağı pimi kırıklık kontrolü Pompa paletlerinin kırıklık kontrolü Palet odasının kırık ve aşıntı kontrolü Pompa milinin aşıntı kontrolü Su Pompasının Arızaları ve Belirtileri Su pompalarında sık sık rastlanan arızaların başında, vantilatör kayışlarının kopması veya gevşemesi nedeni ile arıza görülür. Bunun dışında pompa paletlerinin veya kanatçıkların kırılması, palet odasının aşınması gibi arızalar olabilir. Paletlerin kırılmasına veya palet odasının aşınmasına suyun içindeki pislik, kum ve diğer yabancı maddeler neden olur. Bu nedenle sisteme yabancı maddelerden arındırılmış, korozyona engel olucu saf ve temiz su konmalıdır. Motor suyu kısmen donduğu zaman, pompa çalıştığında, palet ve paleti pompa miline bağlayan pim kırılabilir. Bu durumda mil palet içinde boşa döner ve suyun dolaşımı durur. Vantilatör kayışının gevşemesi hâlinde ise hareket iletiminde kayma olacağından pompanın devir sayısı azalır ve yeterli suyu dolaştıramaz. Bunun sonucu motor çok ısınır. Pompanın su sızdırması her tip pompada en çok görülen arızadır. Pompa kayışları döndürüldüğü için pompa gövdesi kayışın çektiği tarafa doğru bir basınç altında bulunur. Bu nedenle pompa bağlantı cıvataları iyi sıkılmayacak olursa pompa gevşer ve su sızdırır. Bu durumda pompa yenisi ile değiştirilir. Yay basınçlı pompanın salmastrası veya pompa kömürü zamanla aşınır, bozulur ve pompa su sızdırır. Pompadaki yağlanması gereken yerlerin yağlanması ihmal edilirse pompa mili ve yatağı aşınır ve sızıntı yapar. Modern soğutma sistemlerinde soğutma suyunun hızlı dolaşımına gerek vardır. Herhangi bir nedenle pompa verimi azalırsa suyun soğutma etkisi kaybolur. Bu ise su pompasının tamamen arıza yapmasına ve motorun çok ısınmasına neden olur. Pompanın su sızdırması sonucu, yalnız soğutma sistemindeki suyun eksilmesine neden olmaz. Suyun pompa milinden sızarak dışarı çıkması, mil ile yatağı arasındaki yağlamayı etkileyerek mil ve yatağın aşınmasına ve korozyona uğramasına neden olur. Motor yüksek devirlerde çalışırken bu sızıntı olan yerlerden içeriye hava emilir. İçeri giren hava suyu, radyatörden taşırır. Soğutma suyuna hava karışması ısı geçişini güçleştirir. Bu ise motor sıcaklığının yükselmesine neden olur. Soğutma sisteminin içine hava girmesi, su ceketlerinde ve diğer kısımlarda anormal paslanmalara sebep olur. Su pompası arızasından dolayı soğutma sisteminin içine hava emilir veya dışarıya su sızıntısı olursa bu durumda hemen arıza giderilmeli ve gerekli yerler sık sık yağlanmalıdır. Bağlantı Hortumları ve Borular Su dağıtım boruları, suyun radyatör ile motor arasında iletilmesini sağlar. Radyatör hortumları yüksek ısıya ve basınca dayanıklı olmalıdır. Radyatör hortumları motor üzerindeki yerine göre şekillendirilmişlerdir. Aynı zamanda elastik özelliği bulunmaktadır. Bunlar, belirli ölçülerde, belirli eğimlerde ve tam ölçüsünde dökülerek yapılmış hortumlardır. Bükümlü ve esnek olmak üzere iki çeşittir. Bu tip hortumlar, radyatörün alt su deposu ile su pompası arasında kullanılır. Bu tip hortumların içinde bulunan, tel yay hortumun içeriye doğru bükülmesine engel olur. Bağlantı hortumları ve borularında aşağıdaki kontroller yapılır: Su dağıtım hortumlarında delik ve çatlak kontrolü Su dağıtım hortumları bağlantılarında su kaçak kontrolü Soğutma sisteminde motor sık sık su eksiltiyorsa su dağıtım hortumlarının delik, çatlak ve kaçak kontrolü yapılmalıdır. Hortumlar yüksek ısıdan çatlayabilir ve delinebilir. Aynı zamanda yüksek basınçtan dolayı bağlantı yerlerinden su sızdırabilir. Su Ceketleri ve Kanalları Motorun silindirleri etrafına su ceketleri yerleştirilmiştir. Görevleri Su ceketleri, motor çalışırken yanma odası içerisindeki sıcaklık yanmadan dolayı 2000 0C veya daha yükseklere çıkar ve motorun parçaları ısınır. Isınan bu motor parçalarının soğutulması için silindir cidarları etrafına ve silindir kapağına soğutma suyunun dolaşabilmesi için su ceketleri ve su kanalları gerekir. Yapısı Su ceketleri birçok delik ve geçitlerle birbirine bağlanmıştır. Böylece su, silindirlerin ve supapların yuvalarının etrafında rahatça dolaşabilir. Yapılan Kontroller Su ceketlerinde tıkanıklık kontrolü Su ceketlerinde kireçlenme kontrolü Su ceketlerinde çatlak kontrolü Su ceketleri tapalarında sızdırmazlık kontrolü Arızaları ve Belirtileri Her zaman soğutma suyu kaçaklarının kendi kendine kapatacağı söylense de radyatördeki eksilen su motorun sıcak çalışmasına neden olacak ve kısa sürede motorun arıza yapmasına sebep olacaktır. Bu nedenle su kaçaklarının derhâl müdahale edilerek onarılması gerekir. Su ceketlerindeki kireçlenme ve tıkanıklar ise motorun hararet yapmasına neden olur. Bu durumlarda motor soğutma suyuna kireç sökücü konularak su kanalları ve ceketlerdeki kireçlerin çözülmesi sağlanır. Yağa su, suya yağın karışması durumunda conta arızası yoksa mutlaka su ceketlerinde çatlak vardır. Motor bloku su tapalarında su sızıntısı olması hâlinde tapaların yerinden sökülerek tekrar yenisi takılıp kaçak giderilir. Aksi hâlde tapanın atması sonucu soğutma suyu her an boşalacağı için motorda büyük arızalara sebep olabilir. Vantilatör Görevleri Vantilatörler, genellikle pompa miline bağlanır, su pompası ve alternatörü döndüren kayış vasıtası ile döndürülür. Vantilatörlerin görevi radyatör petekleri arasında kuvvetli bir hava akımı sağlamaktır. Bazı vantilatörlerin etrafında davlumbaz bulunur. Böylece vantilatör yalnız radyatör petekleri arasından hava emebilir ve verimi daha da yükselmiş olur. Taşıt yeterince hızlı gittiğinde aracın ön ızgarasından geçen hava akımı radyatör peteklerinden geçerek soğutma işlemini yapar. Ayrıca bağımsız bir ünite olarak da takılabilir. Bağımsız fanlar elektrikle veya ısı kontrollü olarak otomatik çalıştırılır. Eğer taşıt hızı yeterli değilse fanlar devreye girip havayı emer. Vantilatör Çeşitleri ve Yapısı Kayışla hareketli vantilatörler Elektrik motorlu vantilatörler (fan) Otomatik vantilatörler Radyatör Soğutma Fanının Yapısı ve Çalışması Petek içerisinden geçen hava, radyatör ısısının değişmesine neden olur. Havanın hızı ne kadar fazla ise radyatörün soğutma verimi artar. Araç yüksek süratte giderken radyatör peteği içerisinden yeterli miktarda hava akışı olur ancak araç düşük süratte giderken ve motor rölantide iken aracın ön kısmından gelen hava gerekli soğutma işlemi için yetersiz kalır. Bu yüzden radyatörün soğutulması için hava üfleyen bir fan kullanılmaktadır. Radyatör soğutma fanı hareketini motordan veya motorun yapısına göre bir elektrik motorundan alır. Elektrik Motor Tahrikli Soğutma Fanı Yapısı ve çalışması Bu sistemde bir fan motoru vardır. Elektrik ile çalışan bu fan motoru soğutma suyu sıcaklığını belirli bir seviyede tutar. Fan motoru elektrik kaynağı olarak bataryayı kullanır. Soğutma suyu sıcaklığı belirli bir değere ulaştığı anda, radyatörün soğutma suyu radyatör çıkışına takılmış olan fan müşiri devreye girer ve fan çalışmaya başlar. Su belirli bir sıcaklık değerinin altına düştüğü zaman, müşir devreden çıkar ve fan durur. Diğerleri ile karşılaştırıldığında bu tip fan ile enerji kayıplarının önüne geçilebilir. Bu yüzden bu tip fan kullanımı çok yaygındır. Fan hızı kontrol donanımı Radyatör soğutma fanı yüksek devirde döndürüldüğü zaman çok gürültülü çalışır, aynı zamanda fanı döndürmek için gerekli olan tahrik kuvveti de artar. Ancak araç yüksek süratte giderken radyatör fansız da ortam havası tarafından yeterli derecede soğutulabilir. Motor soğuk iken motorun rejim sıcaklığına kadar çabuk ısınması istenir. Bu nedenlerden dolayı, radyatör fanının sadece gereken zamanlarda devreye girmesini sağlayacak bir donanım gereklidir. Son model araçların çoğunda üç kademeli sıcaklık kontrollü hidrolik kavramalı fan kullanılmaktadır (TEM kaplin). Kavrama fanının hızı, radyatörden geçen havanın sıcaklığına bağlı olarak üç kademede değişir. Hava sıcaklığı düşük iken fanın hızı motoru çabuk ısıtmak ve fanın gürültüsünü azaltmak için düşük tutulur. Hava sıcaklığı yükseldiğinde fan devri etkili bir soğutma sağlamak için üç farklı hız kademelerinde artar. Fan hızı kontrol donanımı çeşitleri Otomatik vantilatör (otomatik fan) Elektrik motorlu vantilatör Elektromanyetik vantilatör kavraması Devir sayısı sınırlı vantilatör Manyetik kavramalı vantilatör Hidrolik kavramalı vantilatör Sıcaklık kontrollü hidrolik kavrama kaplin (TEM kaplin) Termostatik olarak kumanda edilen kavramalı vantilatörler (visco kavramalı vantilatörler) Soğutma fanının performansı Soğutma fanı preslenmiş çelik plakalardan veya katkılı plastik dökümden imal edilir. Plastik fanlarda 4-8 kanat vardır. Krank kasnağının çapı ile fan kasnağının çapları fanın dönme devri motor devrinin 0,8-1,5 katı olacak şekilde seçilmiştir. Arkadan çekişli araçlarda radyatör fanı tahriğini bir tahrik kayışı vasıtasıyla krank milinden alır. Fanın çok yüksek devirlerde bile çok sessiz çalışması gerekiyor. Fan gürültüsünü azaltmak için fanın kanatlarının hatveleri farklı seçilmiştir. Plastik fan (hatveler farklı mesafede) Müşirler Ölçülen sıcaklık ya da basınç belirlenen değere ulaştığında açık kontağını kapatan ya da kapalı kontağını açan bir butondur. Sadece iki konumu vardır açık - kapalı olabilir. Evlerinizde kullandığımız kapı zili butonu örnek gösterilebilir. Soğutma sisteminde motor soğutma suyu sıcaklığını kontrol etmek için hararet müşiri (ısı müşiri) ve elektrik motor tahrikli soğutma fanına kumanda eden fan müşirleri kullanılmaktadır. Soğutma Sisteminde Müşirlerin Görevi Sıcaklık (hararet) müşiri, su ceketlerindeki soğutma sıvısının ısısını ısı göstergesine kumanda ederek gösterir. Fan müşirleri ise bir anahtar gibi çalışarak soğutma suyu sıcaklığını kontrol eder. Sıcaklık yükseldiğinde fanı çalıştırır, motor sıcaklığı düştüğünde fanı durdurur. Soğutma Sisteminde Müşirlerin Yapısı ve Çalışması Sıcaklık müşiri sıcaklık göstergesinin bir parçası gibi çalışır ve ısının en fazla olduğu yerde monte edilmiştir. Bu yüzden önce sıcaklık göstergesi sistemini inceleyelim. Sıcaklık göstergesi: Sıcaklık göstergesi, motor suyunun sıcaklığını gösterir. Yapısal özelliği: Günümüz araçlarında elektrikli tip sıcaklık göstergesi kullanılır. Elektrikli tip göstergeler, yağ göstergelerinde olduğu gibi manyetik veya termik tip olabilir. Sıcaklık göstergesi, gösterge saati ve sıcaklık müşiri olmak üzere iki parçadan meydana gelir. Gösterge saati, araç gösterge panosunda, ısı müşiri ise motorda soğutma suyu içindedir. Manyetik göstergeler, gösterge içinde bulunan bobinlerin üzerinden geçen akımın meydana getirdiği manyetik alanın etkisiyle çalışır. Gösterge saati içinde biri devrede paralel, diğeri seri olarak çalışan iki tane bobin vardır. Kontak anahtarı açıldığında, devreye paralel olarak bağlı bobin sabit bir manyetik alan oluşturarak ibreyi soğuk gösterecek şekilde kendine çeker. Seri bobinin ucu, müşire bağlıdır. Motor soğuk olduğunda seri bobin üzerinden çok az akım geçer. Motor ısındığında müşir içindeki direnç azalır. Bu durumda seri bobinin üzerinden geçen akım çoğalacağından meydana getireceği manyetik alan da kuvvetli olur. Gösterge ibresi, seri bobinin meydana getirdiği kuvvetli manyetik alanın etkisine girerek sıcağa doğru yönelir. Termik tip gösterge saati içinde bimetal bir parça üzerinden akım geçirilip müşir üzerinden şasi ettirilir. Motor soğuk iken az akım geçeneği için bimetal levhada bir değişiklik olmaz. Bu durumda gösterge soğuğu gösterir. Motor ısındıkça müşir üzerinde direnç azalır. Direnç azaldığı için de bimetal parça üzerinden daha fazla akım geçer. Isınan bimetal parça eğilirken gösterge ibresini de sıcak tarafa doğru iter. Eski model araçlar üzerinde gaz basınçlı sıcaklık göstergeleri bulunur. Gaz basınçlı sıcaklık göstergesinde motora takılan ısı tüpünden gösterge saatine ince bakır bir boru bağlantısı vardır. Soğutma Sisteminde Müşirlerin Çeşitleri ve Kullanıldığı Yerler Soğutma sisteminde sıcaklık müşiri ve fan müşiri kullanılmaktadır. Soğutma Sisteminde Müşirlerin Arızaları ve Belirtileri Fan müşiri arızalı olan araçta fan zamanında açmaz ve suyun soğutulmasına yardımcı olamaz ve motorun hararet yapmasına sebep olur. Sıcaklık müşiri arızalı olan araçta ise sıcaklık göstergesi çalışmaz ve motor sıcaklığı sürücü tarafından kontrol edilemez. Her iki durumda da motorun hararet yapması söz konusu olur ki o da motorda hiç istenmeyen bir durumdur. Hareket İletim Kayışı Görevi Soğutma donanımını çalıştıran su pompaları ana mil kasnağından genellikle değişik tipte vantilatör kayışları ile hareket alır. Bu kayışların çoğunluğu (V) tipi kayışlardır. Bunlar, dar ve geniş kayışlar olarak ayrılır. Soğuk hava ve hidrolik direksiyon düzeni olan yeni model otomobillerin çoğunda üç veya dört kayış bulunabilir. Kayış kenarları ile kayışın takıldığı kasnak kenarları arasındaki sürtünme kuvveti ile bir kasnaktan diğerine hareket aktarılır. Kayışın iki yüzü kasnak yüzlerine sürtündüğü için kayma olmaz ve hareket aynen iletilir. Çeşitleri ve Yapısı 1- V Kayışları 2- Çok yivli kayış (yivli kayış) 3- Dişli kayışlar Az bakım gerektiren kayışlarda ısıl genleşme kordları kullanılır. Sürtünme esnasında ortaya çıkan ısıdan dolayı kordlardaki genleşme çok az olur. Ayrıca bu kordların üzerine yapışkan lastik geçirilerek hareketin kaymadan iletilmesi sağlanmıştır. Yapışkan lastiğin en üstüne de kord bezi geçirilerek kayıştaki dayanım artırılmıştır. Hareket İletim Kayışı Kontrolü ve Ayarı Bir motor fazla ısınıyorsa ilk kontrol edilecek parça vantilatör kayışlarının uygun çalışıp çalışmadığının kontrolüdür. Kayış gevşek olursa kayma yapar. Bu durumda vantilatör, radyatör peteklerinden fazla hava çekmeyecek ve radyatörden geçen su yeteri kadar soğumayacaktır. Diğer bir husus, pompa yavaş döneceği için su dolaşımı çok yavaş olacak ve motorun suyu çok fazla ısınacaktır. Kayışın gevşek olmasının başka bir mahzuru, alternatörün devir sayısını azaltacağı için alternatör şarj etmez. Aynı zamanda kaymadan dolayı kayış çok çabuk parçalanır ve kopar. Kayışın fazla gergin olması da hareket verdiği parçalara zarar verir. Bu nedenle kayış gerginliğinin ve gevşekliğinin belirli ölçülere göre olması zorunludur. Özellikle, soğuk hava ve hidrolik direksiyon düzeni olan otomobillerde bu durum çok önemlidir. Kayış yağlı veya gevşek olması nedeni ile kayacak olursa çok çabuk yıpranacağı gibi alternatör, vantilatör ve su pompası gerektiği gibi çalışamaz. Kayışın fazla gergin olması hâlinde ise su pompası burç ve yatakları ile burç ve yataklarına fazla yük biner. Bu nedenle vantilatör kayışları dar veya geniş, uzun veya kısa oluşlarına göre pratik usulle kontrol edilir. Bu kontrolde, kasnak ile alternatör kasnağı arasına bir cetvel konur ve kayışa bastırılır. Çökme miktarı fabrika değerleri ile karşılaştırılır. Fabrika değerleri bulunmuyorsa bu çökme normal kayışlarda 12 - 13 mm (1/2") uzun kayışlarda 22 - 25 mm (3/4" - 1") kadar olmalıdır. Bu kontrol kayışın en uzun olduğu tarafından yapılmalıdır. Kayış ayarı yapılırken daima tespit cıvataları hafifçe gevşetilir ve uygun gerginlik sağlanınca bu cıvatalar sıkılır. Çökme miktarı tekrar kontrol edilir, uygun ise kayış ayarı biter. Vantilatör kayışları, soğuk hava ve hidrolik direksiyon düzenini çalıştırmakta ise mutlaka özel tork metreler ile ayarlanmalıdır. Bu şekilde ayar yapabilmek için fabrikanın verdiği ayar değerleri ve ayarı yapabilmek için özel torkmetre bulunmalıdır. Genellikle vantilatör ve alternatörü çalıştıran kayışlar 75-80 Nm hidrolik direksiyon düzenini çalıştıran kayışlar 100 Nm, kompresör çalıştıran kayışlar 90 Nm’lik kuvvetle gerdirilmelidir. Motorun hararet yapmasının nedenleri: Radyatör peteklerinin tıkanması Radyatörde suyun azalması Vantilatör kayışının gevşek veya kopuk olması Termostatın arızalı olması Motor yağının azalması Motor soğutma suyu kanallarının tıkalı olması Uygun vites ve hızda gidilmemesi Otomatik fanın arızalı olması Bir motorun hararet yapmasının sebebi sadece soğutma sistemindeki bir arızadan ileri gelmeyeceği hatırdan çıkarılmamalıdır. Soğutma sisteminin bakım ve onarımında dikkat edilmesi gereken noktalar Radyatöre konacak suyun seviyesi peteklerin üzerinde olmalıdır. Çok sıcak motora rölantide çalışırken ılık ve kireçsiz su konur. Motor blokundaki su kanalları pastan ya da kireçten tıkanmış ise motor fazla ısınır. Radyatöre konacak suyun içilecek temizlikte ve temiz su olması gerekir. Su olduğu hâlde motor fazla ısınıyorsa termostat arızalıdır. Donmayı önlemek için radyatöre antifriz ilave edilir. Termostatı sökülmüş motor, gereğinden soğuk çalışır aşınmalar artar ve verim düşer. Motorun çok sıcak çalıştırılması motoru çekişten düşürür. Motor çok sıcakken radyatöre soğuk su konursa silindir kapağı ve blok çatlayabilir. Çok sıcak bir motorda radyatör kapağı ıslak bir bezle tutulup hafifçe gevşetilir ve buhar tamamen atılınca radyatör kapağı açılır. Araçta ısı (hararet) göstergesi çalışmıyorsa ısı müşiri arızalı olabilir. Motor, çalıştıktan sonra çalışma sıcaklığına gelmiyorsa kalorifer hortumlarında kaçak olabilir. Motor ısısının aniden yükselmesinin sebebi kayış kopması olabilir. Antifriz Sıvıları Genellikle, hava sıcaklığının 0°C altına düştüğünde soğutma donanımındaki suyun donmasını önlemek için kullanılır. Su motorda donduğu zaman meydana gelen genleşme kuvveti, silindir bloku, silindir kapağı ve radyatörü çatlatır. Bu nedenle suya yeter miktarda (suyun donma derecesine göre) antifriz karıştırılarak suyun donma noktası düşürülür. Bilindiği gibi suyun donma başlangıcı 0°C’dir. İçerisine karıştırılan antifriz sıvısının miktarına bağlı olarak suyun donma sıcaklığı (-45 ile -50°C) düşürülür. İyi bir antifriz sıvısı, su ile kolayca karışabilmeli ve en düşük sıcaklıkta bile suyun donmasını önleyebilmelidir. Antifriz sıvısı korozyona neden olmamalı ve hiçbir zaman donmayı önleyici özelliğini yitirmemelidir. Antifriz sıvısı olarak genellikle alkol, alkol esaslı sıvılar veya etilen glikol kullanılır. Soğutma donanımına konulacak antifriz miktarı, motorun çalışacağı bölgenin en düşük sıcaklığına göre özel cetvellerden bulunur. Günümüz araçların Motorlarına Dört mevsim kullanılabilen antifriz konmaktadır. Motora soğutma sıvısının aynı zamanda yoğunluğunun ölçülmesi gerekir. Ölçülen yoğunluk değeri, antifriz üretici firmaların yayınladığı çizelgeye bakarak suyun donma sıcaklığının belirlenmesini sağlar.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Bu siteyi kullanarak, Kullanım Şartlarını kabul edersiniz.