CenGo

Bujilerin görevi, silindir içinde sıkıştırılmış olan yakıt hava karışımını bir elektrik kıvılcımı ile ateşlemektir. Buji elektrotları yanma odasındaki zor şartlar nedeniyle zamanla erozyona uğrar ve elektronların arasındaki boşluk artar. Bu durum kıvılcımın elektrotlar (tırnaklar) arasından atlamasını zorlaştırır. Ayrıca motorun çalışması sırasında bujinin uç izolatörü ve elektrotlar üzerinde yanma sonucu oluşan partiküller birikir. Bu biriken atıklar kısa devreye neden olarak kıvılcımın tırnaklar arasından atlamasını engeller. Bu durum ateşlemenin kötüleşmesine ve motor performansının düşmesine neden olur. Motor yeterli gücü ve torku üretemez, yakıt sarfiyatı artar, motor düzensiz çalışır. Yukarıda belirtilen sebeplerden dolayı bujiler zamanla görevini tam olarak yerine getiremez bir hâle gelir. Bu nedenle bujiler periyodik bakımlar sırasında değiştirilir. Periyodik olarak ömrünü doldurmamış ve iyi durumdaki bujiler ise kum püskürtmeli buji temizleme cihazı ile temizlenip sentil kullanılarak katalog değerine göre tırnak aralıkları ayarlanır. Bu şekilde buji tekrar kullanılabilir. Temizleme cihazı yok ise tel fırça kullanarak bujiye zarar vermeden tırnakları üzerindeki kurumlar temizlenebilir. Buji elektrotları, yanma odasına motor yağının girmesiyle ıslak yağlanmaya sebep olur. Yağlanmış buji, temizlenip kurulanır ve ayarı yapıldıktan sonra yerine tekrar takılarak kullanılabilir. Buji elektrotları aşınmış, burun porseleninde çukurcuklar meydana gelmiş ve kirli kahverengi renge bürünmüş, yüzeylerde az miktarda ince bir karbon tabakası oluşmuş olan buji görevini iyi yerine getirmiş fakat artık değişme zamanı gelmiş demektir. Standart bujilerin ortalama kullanım süresi 10000/15000 km’dir Yenisiyle değiştirmek gerekir. Buji kablolarının (yüksek gerilim kabloları) görevi, distribütördeki yüksek voltajlı akımın bujilere ulaştırılmasını sağlamaktır. Kablo izolesi zamanla özelliğini yitirerek yüksek voltajlı akımın, komşu buji kabloları üzerinden veya doğrudan şasiye kısa devre yapmasına neden olur. Bu arıza, karanlıkta veya az ışık olan ortamlarda motor çalışırken gözle görülebilir. Bu durumda buji kablolarının değiştirilmesi gereklidir (Not: Buji kabloları değiştirilirken direnç farkını ortadan kaldırmak için bütün buji kabloları değiştirilmelidir). Motor üzerinden sökülen bujilerin durumuna bakılarak motor çalışması hakkında bilgi edinilmesi mümkündür.

Birçok motorda, motor soğukken egzoz gazları emme manifoldu etrafında dolaştırılarak hava-yakıt karışımını ısıtan bir ısı kontrol mekanizmasına sahiptir. Bu sayede karışımın buharlaşması ve dağıtımının iyileşmesi sağlanmış olur. Kontrol mekanizması içerisinde yer alan termostat özelliğine sahip olan bir yay motor ısındıkça özelliğini kaybederek bağlı olduğu valfin konumunu değiştirir. Böylece egzoz gazı, motor ısındıkça doğrudan egzoz borusu ve susturucu yoluyla dışarı atılır. Termostat özelliğine sahip olan yayın uzaması ile yayın karşılığında bulunan ağırlığın da çekmesi sonucu gazı dışarı atacak olan ısı kontrol valfinin çalışması sağlanmış olmaktadır. Günümüz otomobillerinde bu işlemleri emme havası sıcaklık sensörü yapmaktadır. Gerekli bilgiler, silindirlere emilen havanın yolu üzerine yerleştirilen bu sensör yardımı ile kontrol ünitesine ulaştırılır. Periyodik bakımlarda fiziki olarak ve kontrol cihazları ile kontrolleri yapılır.

Yakıt filtresi, yakıt içindeki yabancı maddelerin yakıttan ayrıştırılması için kullanılır. Böylece yabancı maddelerin yakıt sistemi elemanlarına ulaşması engellenir. Yakıt deposu içindeki yakıt dikkate değer bir miktarda yabancı madde ve su ihtiva edebilir. Yabancı maddelerin ve suyun yakıt sistemi elemanlarına ulaşması durumda tıkanıklıklara, aşınmalara ve korozyon gibi sorunlara yol açarak yakıt sisteminin arızalanmasına neden olur. Yakıtı süzme görevini yürüten yakıt filtresi, yakıtı süzerken üzerinde biriken yabancı maddelerden dolayı tıkandığında veya süzme görevini tam yapamaz duruma geldiğinde filtre performansında düşme olur. Bu durum yakıt sistemine yeterli miktarda yakıtın ulaşmasına engel olur. Sonuçta motorda düzensiz çalışma meydana gelir ve motorun performansı düşer. Yukarıda belirtilen nedenlerden dolayı yakıt filtreleri periyodik olarak değiştirilmelidir.

Motorun çalışması sırasında motor silindirlerine büyük miktarlarda hava alınır. Silindirler içine alınan havanın toz veya kum gibi aşındırıcılardan temizlenmesi amacıyla hava filtreleri kullanılır. Hava filtresi içindeki filtre elemanı, motora giren hava içinden geçerken zararlı parçacıkları tutar. Filtre elemanı, zamanla havanın içindeki yabancı maddelerin üzerinde birikmesi nedeniyle hava geçirgenliğini kaybeder. Bu duruma hava filtresinin tıkanması da denir. Dolayısı ile periyodik bakımdaki değişim dışındaki zamanlarda, filtreye giriş yönünün aksi yönde basınçlı hava tutularak filtre zaman zaman temizlenebilir. Hava filtresinin tıkanması, motorun içine (silindirlere) giren hava akışında zorlanmaya neden olur. Böyle bir durumda motor çekişten düşer, yakıt sarfiyatı artar ve motorun performansı düşer. Bu nedenle hava filtre elemanın periyodik olarak değiştirilmesi gereklidir. Yağ banyolu filtreler ise zaman zaman temizlenir ve içindeki yağ yenilenir.

View Advert GF-07 Mini GPS Takip Cihazı Hırsızlık Önleyici GPS Takip Cihazı Ürün avantajları: 1. Cep telefonu ve tüm benzer akıllı cihazlarınız ile sorgulayarak harita üzerinde anlık araç veya kişi konumu görüntülemek için kullanabilirsiniz. SMS ile konum yanıtlama özelliği mevcuttur (Çin). 2. Konum ölçüm ve bildirim anında en yakın baz istasyonunu hedef alır ve böylece hata payını minimize ederek oldukça yakın bir sonuç verir. 3. Google Konum bilgisi kullanma özelliği ile, tüm tanımadığınız konumlara erişme özelliğine sahiptir. Haritadan takip edebilirsiniz. 4. Ürün herhangi bir güncelleme, lisans vs. gibi masraf veya maliyeti sunmaz, ömür boyu ücretsiz kullanırsınız. 5. Ürün içerisinde iki adet güçlü mıknatıs barındırır, fark etmeden aracın veya metal yüzeylerin herhangi birine yerleştirip gizleyebilirsiniz. 6. Ürün şarj ile ilgili sorun yaşadığında size bunu SMS ile bildirir, içerisinde SIM kart barındırdığınız sürece tüm bildirim ve bilgileri anlık alabilirsiniz. Bekleme süresi: 12 gün. Çalışma süresi 4-6 gün GPRS: Yükleme60, TCP / IP Geçerli çağrı: = 150mA Bekleme akımı :: = 2.5mA Ağ sistemi: GSM/GPRS Mini TF kart genişletme kartı; GSM konumlandırma süresi: 25 saniye Çalışma gerilimi: 3.4 - DC 4.2V Sürekli aramalar: 150-180 dakika Depolama sıcaklığı: -40 C ila +85 C Çalışma sıcaklığı: -20 Cto +55 C Açık ses kontrolü: akım 30mA Görünüm boyutu: 3.5x2x1.4cm (L * W * H) Şarj girişi Giriş: AC110 ~ 220V50 / 60Hz Şarj çıkışı: 300-500mA Çıkış: DC5.0V Makine pili: 400mAh 3.7V Li-ion pil Nem aralığı yoğuşmasız:% 5 -% 95 Temel parametreler: bant GSM850 / 900/1800 / 1900MHZ Destek ülkeleri: Çin İngiltere Fransa Almanya Hollanda İtalya Brezilya İspanya Portekiz Polonya Danimarka Rusya Türkiye Tayland Macaristan Yunanistan Endonezya Malezya Vietnam Pakistan Burma Kazakistan Arabistan Moğolistan Dubai vb ....... Ürün avantajları: 1. sadece cep telefonu Tüm benzer ürünler harita ve bilgisayar platformu sorgu konumu parça üzerinde konumunu görüntülemek için kullanılabilir, ama aynı zamanda doğrudan Çin SMS konumunu cevap verebilir. 2. Baz istasyonunun ilk konumlandırmanın üzerindeki orijinal Google haritasına katılması için ilk konumlandırma, böylece ürünün hata mesafesi büyük ölçüde azalır. 3. Google konumlandırma moduna katılmak nedeniyle, ürün artık yabancı konumlandırma izleme işlevini desteklemektedir. 4. bu ürün gerektirmez platform maliyetleri, ömür boyu ücretsiz kullanım. Alarm bulucuya bir metin mesajı gönderin, aşağıdaki Çince adres bilgilerine ve Google Haritalar bağlantısına, tüm telefon basit işlemine, bir adım yerinde cevap verebilirsiniz. 5. Bu ürün iki yerleşik güçlü mıknatıs adsorpsiyon fonksiyonuna sahiptir, metal bir yer olduğu sürece sorunu yerleştirme konusunda endişelenmenize gerek yoktur, doğrudan yerleştirilebilir, mıknatıs otomatik olarak adsorbe edilir, yüklemeniz için daha uygun yerleştirme 6. bu ürün tek piyasa güç şarj otomatik önyükleme fonksiyonu, bağlı güç kaynağı, zaman alarm bulucu tükendi, ürün kapalı, arayan ürün otomatik olarak açılacak ve şarj devam, uyarı , şarj SIM kart takılmalıdır 7. ne olursa olsun araba alarm bulucu, çocuk çantası, yaşlı cep, değerli çanta, cep telefonu SMS komutu ile alarm bulucu bir metin mesajı gönderebilirsiniz, gerçek boyunca izleme kolaylaştırmak için alarm bulucu konumunu kontrol - hedef konumunun zaman kontrolü. Talimatlar: 1. Hazırlık: SIM telefon kartı ve mini hafıza kartı, 2. Güç açık: Kart kapağını açın SIM kartı talimatlara göre takın, mini bellek kartını takın, ürün otomatik olarak kırmızı ışık yanıp sönerek 4 kez kapanır, 30 saniye normal bekleme durumuna geçer. (Yeniden takmak için hafıza kartını okumazsanız unutmayın) 3. Gösterge: Güç açık gösterge ışığı 4 kez kapalı, düşük pil göstergesi yanıp sönüyor 4, ana kontrol numarasını bağlayın; cep telefonu 000 tarafından alarm bulucu numarasına gönderilen metin mesajını ve daha sonra bir cep telefonu mesajına yerel yanıtı düzenlemek; Ayarlamak; ciltleme + master numarası 5. Ayrı kayıt; alarm bulucu numarasına mesaj 555 düzenlemek için cep telefonu kullanın, daha sonra bir cep telefonu mesajına cevap vermek için makine; [Snd; kayıt başladı] 6. Sesle etkinleştirilen geri arama; alarm bulucu numarasına gönderilen metin mesajlarını (666) düzenlemek için telefonu kullanın ve daha sonra makine bir metin mesajını yanıtlar; (DT; ses izleme başarıyla ayarlandı, alarm geri arama) Alarm bulucu çevresindeki ses 40 dB'den fazla olduğunda, alarm bulucu otomatik olarak önceden ayarlanmış telefon numarasını arar. 7.GPRS konumlandırma sorgusu: 777 kısa mesajını alarm bulucu numarasına düzenleyin ve daha sonra telefon yerel bir Çince konumu ve Google Haritalar bağlantısını geri döndürün, telefon, konum haritasından ve metin adresi açıklamasından sonra bağlantıyı açacaktır, böylece Konum daha kesin. 8. Ürünün etrafında ses: Doğrudan alarm bulucu kartı numarasını çevirin, birkaç saniye sonra alarm bulucudan geçmek için sesi duyabilirsiniz (sorgu alarm bulucu kendisi herhangi bir ses ve ışık yapmaz) 9. İzleme sorgusunu bulun; 102 numaralı alarm bulucuya gönderilen mesajı düzenlemek için cep telefonunu kullanın, ardından makine telefona geri [hesap, şifre], http sitesini ziyaret edin; // gpsui.net 10. Konumlandırma izleme zaman zaman; bilgisayar platformunda çalıştırılabilir. 11. Bellek kartının içeriğini silin; alarm bulucu numarasına gönderilen mesajı 445 düzenlemek için telefonu ve daha sonra telefona cevap vermek için makineyi kullanın a (TF, temizleme başarısı, mevcut kapasite) 12. Ana bilgisayar durumu; alarm bulucu numarasına gönderilen 888 mesajını düzenlemek için telefonu kullanın, ardından makine telefona bir mesaj geri gönderin (tüm özellikleri pil kapasitesi bağlama numarası, sinyal gücü üzerinde veya dışında barındırın) Paket içeriği: 1 X Kullanım kılavuzu 1 X GSM cihaz 1 X USB Kablosu İlan Sahibi CenGo Date 04-02-2020 Fiyat 40,00 TL Category Fırsat Reyonu

Usta sözü gibi olacak ama aracı görmek bu tarz konularda daha faydalı olacaktır, evet pasta cilayla geçer belki, ama ya geçmezse ..

Karbon kanister elektrovanasının (selenoid/manyetik valf) görevi, emisyon kontrol sisteminin bir parçası olarak yakıt deposundaki yakıt buharının atmosfere kaçmasını önlemektir. Bu nedenle aktif karbon filtresi tarafından çekilip emme manifolduna yöneltilen yakıt buharı miktarını, kontrol ünitesi (ECU) aracılığı ile kontrol altına almak amaçlanmıştır. Yakıt buharlarının, karışımı aşırı şekilde zenginleştirmesini önlemek için besleme olmadığında karbon kanister elektrovanası kapalı kalmaktadır. ECU karbon kanister elektrovanasına aşağıdaki şekilde kumanda eder. İlk çalıştırma esnasında karbon kanister elektrovanası (selenoid/manyetik valf), yakıt buharlarının karışımının aşırı şekilde zenginleştirmesini önlemek için kapalı kalır. Bu durum motor sıcaklığı önceden belirlenmiş bir eşik derecesine (65°C civarı) erişinceye kadar kalır. Motor ısındığında, ECU karbon kanister elektro vanasına sinyalin boş/dolu oranına göre açılmayı düzenleyen bir kare dalga sinyal yollar. Bu şekilde ECU karışım konsantrasyonunda önemli değişiklikler oluşmasını önlemek üzere gönderilen yakıt buharının miktarını kontrol altına alır. Karbon kanister elektrovanası (selenoid/manyetik valf), taşıt üzerinde emme manifolduna yakın bir yerde bulunur. Yakıt deposunda oluşan yakıt buharı, aktif karbon filtresi üzerinden geçerek atmosfere atılmadan emme manifolduna ulaştırılması için ECU ile kumanda edilen bir elektrovanadır. Yakıt deposundaki benzin buharlaşıp basıncı yükseldiğinde çok amaçlı valf açılarak yakıt buharının aktif karbon filtresine dolması sağlanır. Aktif karbon filtrenin içerisindeki karbon, yakıt (benzin) buharını emerek atmosfere kaçmasını engellemiş olur. Sistemde bulunan karbon kanister elektrovanası (elektronik kontrollü yakıt buharı geri kazanım valfi), motorun çalışma durumuna göre ECU kontrolünde açılarak veya kapalı tutularak yakıt buharının emme manifolduna giden yoluna kumanda eder. Yanması için motora ulaştırılan yakıt buharı, yakıt/hava karışımı oranında kısa süreli bir değişime neden olmaktadır. Karışım oranındaki bu değişim lamda sondası ayarlaması yoluyla düzenlenir. Motorlardaki yakıt besleme sistemleri, yakıtı çoğunlukla enjeksiyon sistemine pompalamaktadır. Besleme sisteminde durgun yakıtın ısınıp buharlaşmasını önlemek için yakıtın bir kısmı geri dönüş borusu yardımı ile depoya geri gönderilir. Motorla yakıt deposu arasında sürekli bir yakıt sirkülasyonu vardır. Bu sirkülasyon yakıt sıcaklığının dengede tutulmasını sağlar. Bununla birlikte yakıt, depoya ısınmış olarak döndüğünden depodaki yakıtın hacmi artar, dolayısıyla da depodaki basıncı yükseltir ve depoda dışa doğru kabarır. Aynı şekilde aşırı sıçramalar (dalgalanmalar) ve sıcaklık artışı yakıtı buharlaştırarak yakıt deposundaki basıncı yükseltir. Yakıt deposu basıncı belirli bir değeri (genellikle 0,3 bar civarındadır) aşınca iki yönlü havalandırma valfi yay tansiyonunu yenip valfi iterek deponun havalanmasını sağlar. Araçlarda yolculuk esnasında ve özellikle motor soğukken ilk çalışma esnasında yakıt deposu yakıt tüketiminden dolayı yavaş yavaş boşalır. Bu da yakıt tank hacminin azalmasına neden olur. Benzer şekilde yolculuk sonunda havanın soğuması veya geceleri sıcaklığın düşmesi nedeniyle yakıtın sıcaklığı düşer. Yakıttaki sıcaklık düşmesi de yakıtın hacmini azaltır. Yakıt tankında basıncın düşmesi tankın içerisinde bir vakumun oluşmasına neden olur. Eğer vakum alınmazsa yakıt tankının içeri doğru büzülmesine (çökelmesine) neden olur. Bunun sürekli ve şiddetli olması yakıt deposuna zarar verir. Vakumu önlemek için iki yönlü havalandırma valfinde (çok amaçlı valf) içeri doğru açılan lastik bir valf vardır. Bu valf depodaki basınç 0,1 bar’ın altına düştüğünde havanın içeri girmesine müsaade eder. Motor rölantide çalışıyorken veya duruyorken kesici valfin diyaframına vakum etki etmeyeceğinden dolayı kanisterden yakıt buharı emme manifolduna giremez ve yakıt tankından buharlaşan yakıt geniş havalandırma borusundan en yüksek noktaya kadar yükselir. Bu esnada soğuk ve geniş olan dolgu boğazının yüzeyinin etkisiyle yakıt buharının bir kısmı yoğunlaşarak tekrar depoya akar, geri kalanlar ise buharlaşma basıncının etkisiyle yakıt buhar hattı yolu ile kanistere gider. Kanisterde bulunan aktif karbonlar aynen bir sünger gibi yakıt buharını emerler. Yakıt buharı geri kazanım sistemi Aktif karbon filtre, yakıt deposunda buharlaşan yakıt buharlarının depolanmasını ve yakıt deposunda vakum oluştuğu zaman da çok amaçlı valf üzerinden deponun havalanmasını sağlar. Yakıt deposunda bulunan yakıtın üzerindeki hava basıncı ve çevre ısısına bağlı olarak çeşitli miktarlarda yakıt buharı oluşmaktadır. Aktif karbon filtre sistemi sayesinde çevreye zararlı etkisi olan bu HC (hidrokarbon) emisyonlarının atmosfere atılması engellenir. Depo içerisindeki yakıt buharları, deponun en yüksek noktasından, çok amaçlı valf üzerinden miktarı azaltılmış olarak aktif karbon filtresine ulaşır. Aktif karbon filtresinde, gazlar (yakıt buharları) karbon parçacıkları tarafından bir sünger gibi emilerek depolanır. Motor, belirli bir sıcaklığa (yaklaşık 650C) ulaştıktan sonra ve lamda düzeltmesi aktif hâldeyken ECU tarafından karbon kanister elektrovanasına kumanda edilerek aktif karbon filtre içerisinde depolanan yakıt buharları yanma işlemi için emme manifolduna gönderilir. Sistemdeki selenoid valfler (supaplar) sayesinde ve emme manifoldunda vakum varken yakıt buharlarının depodan emilmesi engellenerek öncelikle aktif karbon filtresinin çabucak boşaltılması sağlanır. Aksi durumlarda (valflerde arıza olması veya elektrik akımının kesik olması gibi) aktif karbon filtresi kapalı kalır ve boşaltılamaz.

Yıllardır akılları karıştıran ama her seferinde düz mantık ile ucuz olan akaryakıt seçimini yapan bir milletiz. Araştırmadan, bilmeden yaptığımız bu hatalar yüzünden cebimizden çıkan paranın da kıymetini bilemiyoruz. Zam, da Zam, Zam Her geçen gün akaryakıta zam haberlerini duymayanımız yoktur sanıyorum, Kuzey Irak sözde bağımsızlık referandumunu ilan ettiğinde petrol fiyatlarının zamlandığını da görmemiz mümkün, hal böyle iken benzinli araç ile dizel araç arasında bir fark kalmadı. Uzmanların anlatımı şöyle; Yılda eğer 15.000 KM yol yapmıyorsanız evden işe, işten eve gibi bir yaşantınız varsa benzinli araç kullanımında fayda var, çünkü benzinli araçların motor performansı ve dayanıklığı oldukça iyi ama siz yılda 15 bin km üstüne çıkıyorsanız Dizel araç ideal görünüyor. Yanı sıra Dizel araçların bakımları daha fazla masraf çıkarıyor. Benzinli bir aracın 20 bin KM’de bakımları yapılıyorsa, Dizel araçlarda 15 BİN KM’ye düşüyor. Haliyle bakım ve onarım ücretleri derken benzinli araç size daha makul bir alternatif oluyor. Kendi açımdan ve çokça araç değiştirdiğim için önerilerimde şunlar var, eğer yüksek model araçlar alıp 2 yılı geçmeyerek satıyorsanız dizel araçlarda zararsız ve hatta karlı bir şekilde satabilirsiniz. Kullanımında ise size fazla bir zorluk çektirmeyecektir. Ama yaşlı araçlar alıp uzun zaman kullanıyorsanız şayet o zaman benzinli araç tavsiye ederim. Benzinli araçların motorları dizel araçların motorundan daha sağlıklı ve güç üretir.

Tüm dünya ülkelerinde olduğu gibi Türkiye’dede en çok satın alınan pick-up‘ların başında Toyota Hilux gelir. Toyota’nın 50. yılına özel olarak piyasa sürdüğü Toyota Hilux Invincible 50 Chrome Edition.. İlk olarak 1968 yılından üretimine başlanan Hilux 2015 yılında sekinci serisine kavuştu. Yukarıda da bahsettiğim gibi ilk Hilux 1968 yılında piyasa sürüldü ve üzerinden koca bir 50 yıl geçti. Kendi sınıfında yani Pick-Up sınıfında şimdiye kadar toplamda 18 milyon adet Hilux satıldı, bu rakam dünyada en fazla satılan Pick-Up adetidir. Tabi aynı zamanda Türkiye’de pazardaki liderliğini korudu ve 2017 yılında toplamda 4,550 adet Hilux Satıldı, bu rakam ile en yakın rakibine 1023 adet fark attı. 4 bin 550 adet ilk bakışta bir araç modeli için az görülebilir ancak bu model pick-up ise çok ciddi bir rakam anlamına gelir. Tabi böyle başarılı satış rakamlarını taçlandırmak için ve 50. yıla özel bir versiyon gerekliydi. Bu özel versiyonda krom roll barlar, krom ön ve alt koruma, yine kromdan yan basamaklar ve siyah renkli çamurluk korumaları izliyor. Invincible 50 Chrome Edition modelini önceki Hilux Pick-Up’lardan ayıran en önemli ayrıntılar ise Plastik bagaj havuzu ve ön kapılarda bulunan “Invincible 50” logosudur. Ekstra olarak ise 18 inçlik jantlarda dikkat çekici özellerinden birisi. Invincible 50 Chrome Edition modelinde 2.4 litrelik D-4D adını verdikleri Turbo Dizel bir motorla satışa sunuldu. Bu motor 150 ps 400 nm Tork Güç Sunuyor.

V kayışı nedir ? Vantilatör kayışı olarak bilenen bir otomobil parçasıdır. V kayışı ne işe yarar ? V kayışı motorun krank mili kasnağı dediğimiz yerden aldığı hareketi su pompası, kompresör ve altermatör’e ileterek sistemin arızasız ve güçlü çalışmasına yarar. Kayışın esnekliği önemlidir ve 1.5 cm gibi bir esneklikle takılmalıdır. V kayışın işlem görmemesinin belirtileri nelerdir ? V kayışı deforme olduğunda, koptuğunda sorunlar başlar. Bu sorunların başlıca örnekleri şunlardır; Araç sürücüsü aslında bu kopmanın getirdiği sorunları anlar ve nasıl anlar derseniz sürücünün alışık olmadık bazı sesler duymasının ardından büyük tehlikeler gelmeye başlar. Kayışın kopmasının ardından dişlikler birbirine sürtünerek kırılmaya dahi yol açabilir. Esnekliğini kaybeden bu parça krank milinden aldığı hareketi alternatöre, klima motoruna, hidrolik direksiyon pompasına ve soğutma sistemi pompasına iletirken bunların kasnaklarının dönüş balansını etkiler. V kayışı hangi bölge ve parçaları etkiler ? 1. Elektrik üretmede sorunlar yaşatır 2. Klimanın performansını etkiler. 3. Motorun soğutma sistemini etkiler. 4. Direksiyon çok sertleşir. Bu yukarıdaki saydığım maddelerde geçen bilgiler içerisinde öncelikle direksiyonun sertleştiğini anlarsınız ve bu bir uyarıdır. En kısa zaman içerisinde değişmesinde fayda var tabi aracınızı bakıma koyduğunuz da karşınıza bir sorun olarak çıktığında dikkate alın bu v kayışını, yolda kalmamak adına söylüyorum. Son olarak v kayışının normal şartlarda ne kadar zamanla değişmesi lazım derseniz, 60.000 km de bir değişmesi ön görülüyor. Sizlere tavsiyem ise direksiyonun sertleştiğini hissettiğiniz de v kayışına bakın üzerinde yırtıklar, deforme olan yerler görüyorsanız bir an önce değiştirin.

Bir arabanın ön milinde 259, arkasında ise 503 beygir gücü var. 700'den fazla atın gücünün bir araba toplandığını hayal edin. Tabi aslında böyle bir şey yok. Bir at (eski adıyla beygir), bir beygir gücüne eşdeğer değil. Aslında hiç olmamıştı. Bu yanlış anlamayı ortadan kaldıralım: Bir at, uç performansta çalışırken yaklaşık 14.9 beygir gücü üretebilir; insan ise yaklaşık 5. Beş atın kuvvetine sahip bir tür süper kahraman olmadığınızı varsayarsak, bir beygir gücünün bir atın gücüne eşit olmadığı açıklık kazanmalı. Aslında düşündüğünüzde biraz tuhaf geliyor. Sonuçta, bütün atlar eşit değil. Bu yüzden, o arabada yaklaşık 500 civarı Belçika Atı olabilir; yüz binlerce de minyatür at... Bir atın, bir beygir gücünden çok daha fazlasını üretebileceğini öğrendiğimizde; bunun sebebine dair birçok kuramımız oluyor. Bazılarımız bunun, atların o zamanlar daha ufak ve daha zayıf olmasından kaynaklandığını varsayıyor. Fakat hayır, bu ölçü hiçbir zaman bir atın gerçekten üretebileceği enerjiye göre ayarlanmamış. Üstelik bu birimin ortaya çıkmasındaki mantığı öğrendikçe, kulağa daha anlamlı gelmeye başlıyor. Peki bir beygir gücü nedir? ABD'de bu birim, dakika başına 45 jul kuvvet demek. Yani bir beygir gücü harcayan bir ata 15 kg'lık bir kova bağlarsanız, kova bir dakikada 300 metre sürüklenir. Bu ağırlığı 150 kilograma çıkarırsanız ve at da sadece 30 metre giderse; ağırlığı yarım kiloya indirdiğinizde, at bir dakikada 10.000 metre gider (kuramsal olarak). Bu birimi James Watt, ortalama bir atın yaptığı iş miktarına dayanarak icat etmiş (kendisi, bir watt'a adını veren kişi). Sonuçta, atınızı gün boyunca son kapasitede koşturmayacaksınız; bunu yapamazsınız, gerçekten. Bu yüzden, bir at 15 beygir gücü ve bir insan da 5 beygir gücü üretebilir fakat; hiçbiri bu tempoyu uzun süre devam ettiremez. Elbette bu kadar eski bir ölçüm biriminin, metrik-emperyal savaşından nasibini almış olmasını umarsınız. Fakat öyle olmamış. Metrik sistemi kullanan ülkeler de James Watt'ın o zamanlar yaptığı hesaplamaları kullanıyorlar. Fakat fit/pound'u, metre/kilograma çeviriyorlar. 1 beygir gücü, 745.7 watt kabul ediliyor.

Çek kökenli Skoda’dan ilginç bir hamle geldi. Tamamen şirket bünyesinde çalışan stajyerlerine emanet ettiği bir otomobil konsepti tanıttı. Atero adını alan otomobil, Rapid Spaceback modelinin üzerine geliştirilen bir coupe olarak karşımıza çıkıyor. 4 kapılı hatchback’in C sütununu biraz daha geriye alan 26 genç tasarımcı, ortaya daha aerodinamik ve sportif görünümlü bir otomobil çıkarmış. Atero’nun ilk bakışta dikkat çeken detayları arasında otomobili daha kaslı ve agresif gösteren daha geniş bir ön tampon tasarımı, Octavia RS’ten alınan 18 inçlik jantlar, kapı eşiklerinde ve tampon altlarında yer alan kırmızı eklemeler ve küçük ama dikkat çekici bir spoiler yer alıyor. İç mekan fotoğrafları yayınlanmasa da Skoda içeride kırmızı ambiyans ışıkları ve 14 hoparlörden oluşan 1.800 watt gücünde ses sisteminin yer alacağını belirtiyor. Baştan aşağı eli yüzü son derece düzgün bu coupe konsepti ne yazık ki üretim aşamasına geçmeyecek. Skoda’nın stajyerlerinin kabiliyetlerini göstermek için ürettiği bu projenin gerçeğe dönüşmeyecek olması üzücü.

2025 tarihinden itibaren otomobil satın almak isteyen Norveçliler alternatif enerji ile çalışan otomobiller tercih edebilecek. Fosil yakıtların er ya da geç tükeneceği; bu tüketim hızıyla dünyada yaklaşık 50 yıllık petrolün kaldığı çoğu kişi tarafından biliyor. Bu nedenle petrol ile elektriği bir arada kullanan hibrit otomobil, elektrikli otomobil ve hidrojen ile çalışan otomobil gibi alternatifler üretiliyor. Tabii bu otomobillerin sadece üretilmesi yetmiyor, teşvik de edilmeleri lazım. Örneğin çevreciler dışında otomobil ve akaryakıt fiyatlarının uygun olduğu ülkelerde çoğu insan hala bu araçları almayı tercih ediyor. İşte Norveç bu anlamda gelecek adına oldukça isabetli bir adım attı. Norveçli gazeteci Dagens Næringsliv’in haberine göre ülkedeki 4 ana siyasi parti, 2025 itibarıyla petrol ile çalışan otomobillerin satışını yasakladı. Yeni otomobil almak isteyenlerin elektrikli araç gibi alternatiflere yönelmesi gerekecek. Petrol ile çalışan araçların yüksek oranda hava kirliliğine neden olduğu biliniyor. Buna karşın elektrikli otomobillerde böyle bir sorun bulunmuyor. Zira elektrikli otomobiller petrolle çalışmadığı için karbon salınımı yapmıyor. Hatta egzoz boruları bile bulunmuyor. Henüz resmi imzalar atılmadı ancak Norveç yeni enerji politikasıyla oldukça radikal bir karar aldığı ifade ediliyor. Zira ülkenin ihracat gelirinin %39’u petrol ve doğal gaz satışı ile sağlanıyor. Norveç medyasına göre kararın yasalaşması için ufak pürüzler kaldı. Diğer taraftan Norveç, yüzde 24 ile dünyanın en yüksek oranda elektrikli otomobil satan ülkesi konumunda bulunuyor. ABD’de ise bu oran yüzde 0.66. Yani Norveçlilerin bu gelişmeye ayak uydurması çok da zor olmayacak gibi görünüyor. Norveç’in bu uygulamasını Hindistan ve Hollanda'nın da kendi ülkelerine uyarlaması bekleniyor.

Otomatik vites araçlar son derece kola bir şekil de kullanılan ve sizin yerinize aracın devrini elektronik bir beyin sayesin de ayarlayan bir vites çeşididir. Çok farklı teknolojik özelliklere sahip olan otomatik vites çeşitleri olsa da mantık olarak manuel vites ile aynı özellikleri taşımaktadır. Otomatik vites araçlar aslın da çok uzun zamandır piyasa da olmasına karşın , eski otomatik viteslerin günümüz de ki konfordan ve özellikler den uzak olması bu araçların tercih edilmesini engellemiş olabilir. Otomatik vites araçlar yakıt tüketimini artırması, araç alırken daha çok fiyat çıkması da tercih edilmeme nedenleri arasın da yer almaktadır. Günümüz de otomatik vites araçlar büyük şehirler de ve trafiğin yoğun olduğu yerler de çok daha fazla tercih edilmektedir. Günümüz de otomatik araçların yakıt tüketimi bir hayli azaldı ve fiyat olarak da insanların istedikleri makul fiyatlara inmeye başladı bu da her geçen gün otomatik araçların satış oranlarının artmasını sağlamaktadır. Otomatik vites üzerinde ki harfler ne anlama gelir? P(park) harfi : Vitesin üzerin de yer alan P harfi aracınızın park halindeyken olması gereken yer olarak tanımlanabilir. Aracınızın tamamen durduktan sonra bu harfe getirmeniz gerekmektedir. R (reverse) harfi : Bu harf aracınızı park ederken ya da geri gelmek istediğiniz kullanılmaktadır yani geri vitestir. Araç gitmeden önce tamamen durduğun da bu harfe getirilmelidir. N (neutral ) harfi : Aracınız da yer alan boş vites türüdür. Aracınızı boşa atmak için N harfini kullanmanız gerekecektir. D (drive ) harfi : Aracınızı hareket ettirmek için kullanacağınız harftir. Aracınızı durduğu yerden kolay bir şekil de kaldırmak ve yola gitmek için D harfini kullanmanız gerekmektedir. Günümüz de bir çok otomatik vites çeşidi bulunsa da yeni araçların son teknoloji de olduğunu ve hepsinin farklı özelliklerinin olduğunu unutmamak gerekir. Otomatik vites araçları özellikle bayanlar daha çok tercih etmektedirler. Manuel araçların vitesi ile uğraşmak dan ise bayanlara otomatik araçlar daha rahat gelmektedir.

Otomobil sahiplerinin çoğu için yakıt tasarrufu hem otomobil satın alırken hem de kullanırken en önemli kriterler arasındadır. Yakıttan tasarruf etmenin ise bir çok yolu mevcut. Doğru araç kullanabilmek ise bunların başında geliyor. Doğru ve istikrarlı otomobil kullanımı ve sürüş teknikleri ile yüzde 25’e varan yakıt tasarrufu mümkün. İstasyon sayısı 300’ü aşan akaryakıt sektörünün yüzde yüz yerli markası Starpet, %25’e varan yakıt tasarrufu sağlayabilmeniz için bir takım öneriler derledi. Yolculuğunuz 5 kilometreden az bir mesafede ise otomobilinizi kullanmayın. Aracınıza uygun doğru yakıtı kullanın. Ani kalkışlardan ve frenajdan kaçının. Gaza ve frene aniden basmak, benzin tüketimini en az yüzde 5 oranında artırır. Camlarınızı kapalı tutun. Açık camlar, 100 kilometre/saat hızda yüzde ortalama 4 fazla yakıt sarfiyatına yol açar. Aracınızın lastiklerinin doğru basınçta olmasına dikkat edin. Lastiklerinizin hava basıncı düşükse de yakıt tüketiminiz artar. İki dakikadan fazla duraklayacaksınız, kontağı kapatın. İlk 5 km içinde aracınızı yüksek devirde sürmekten ve aşırı hızdan kaçının. Aracınızı 25 kilometre/saatten düşük, 95 kilometre/saatten yüksek hızda kullanmamaya özen gösterin. Aracınızda gereksiz ağırlıklar taşımayın. Taşıma kapasitesinin üzerindeki her 45 kg. ek yük yüzde 7 fazladan yakıt tüketimi neden olur. Aracınızı imkan varsa gölgeye park edin. Buharlaşan benzinden kar edeceğiniz gibi aracınızı soğutmak için klimayı kullanmanıza da gerek kalmayacaktır. Klima kullanımı yaklaşık yüzde 10 ekstra tüketime neden olur. Aracınızın bakımını düzenli olarak yaptırın. Eskimiş bujilerin değiştirilmesi, karbüratör, akümülatör bakımı, hava ve yakıt filtrelerinin gözden geçirilmesi, lastik basınçları ve rot ayarlarının yapılması yakıt tasarrufuna ciddi katkı sağlar. Trafikteki yoğun çok fazla dur-kalk yapmak tüketimi artırır. Trafiğin çok kısa aralıklarla aktığı durumlarda dur-kalk sayısını azaltmaya çalışın.

Yenilenen Ford Ranger, cesur tasarımı, gelişmiş teknoloji tasarımları, ileri seviye 4×4 çekiş kabiliyeti ve bir önceki modeline göre yakıt tüketiminde %17’ye varan iyileşme ile, kendii sınıfında iddiasını sürdürüyor. Ford SYNC2 sistemi, 8 inçlik renkli dokunmatik ekran, geri görüş kamerası, çift ekranlı renkli ve fonksiyonel TFT gösterge paneli gibi teknolojilerle donatılmış olan Ford Ranger, Euro NCAP’ten de 5 yıldız alarak iddiasını sürdürüyor. Yeni Ford Ranger Yine Fark Yaratma Peşinde Yeni Ranger’ın geliştirilen dizel motor ailesinde XLT versiyonu ile birlikte sunulan, 2,2 lt TDCi motorunun gücü 10 HP artırılarak, 160 HP’ye ulaşmış. Yani önceki neslin 150 HP motoruna göre daha yüksek performans sergiliyor. 4×4 Wildtrak modeli ile sunulan ve dizel motor ailesinin en güçlüsü olan 200 PS gücündeki beş silindirli 3,2 lt TDCi motoru ile de performansı üst seviyeye çıkartıyor. Ranger’ın 4×2 ve 4×4 modelleri, altı ileri manuel ve otomatik şanzımanla müşterilere sunuluyor. Wildtrak modellerinde yer alan 3,2 lt’lik motor, 200 HP güç ve 470 Nm tork üretiyor, ayrıca bu modelde 4×4 aktarma sistemş ve otomatik şanzıman standart olarak sunuluyor. Arazide de yetenekli 800 mm derinliğe kadar suda ilerleme kabiliyetine ve yerden 230 mm yüksekliğe sahip olan Ranger, zorlu arazi koşullarıyla kolayca başa çıkabilecek şekilde tasarlanmış. 28 derecelik yaklaşma açısı ve 28 derecelik uzaklaşma açısı, sürücülerin dik engelleri kolayca atlatmasını sağlıyor. Yeni Ford Ranger Yine Fark Yaratma Peşinde Elektronik kontrollü güçlü aktarma kutusu sayesinde sürücüler, 4×4 modellerde orta konsoldaki topuzu kullanarak 120 km/s hıza kadar seyir halindeyken, 4×2 ile 4×4 yüksek devirli çekiş arasında geçiş yapabiliyorlar. Düşük hızda torka veya yokuş aşağı frene takviye amacıyla sürücüler, 4×4 düşük devirli vitesi devreye alabilirken, elektronik kilitli arka diferansiyel zorlu koşullarda çekişe yardımcı oluyor. Ranger ayrıca, 3500 kilograma kadar yük çekme ve 1260 kilograma kadar yük taşıma kapasitesi sunuyor.

Her araçta vurdurarak çalıştırma ileri vadede veya tekrarlayan hareketlerde sorun yaratır. Bu konuyu da şöyle bırakayım, iki ihtimale değinmiş olalım.

Yok bizim özümüzde var hayvanlık, başımıza gelmediği sürece maalesef itlik peşindeyiz. Hele ki trafik sıkışık, akşam saatleri, iş çıkış modunda isek canavarın önde gideni oluruz. Ben ambulansı arkasına katıp giden çakma çakarlı it gördüm, yol açılsın da gideyim diye çırpınıyordu, ambülans da arkasında can çekişiyordu resmen çekil de geçeyim diye; insanlar ambülansa yol veriyorum derken çakarlı şeref yoksunu arkadaşımıza yol açıyordu. Nasıl sinirlendim durduk yere. Ama gerçek. Doğru bunların hepsi. Yarın o ambülans içinde sizin anne babanız eşiniz çocuğunuz olabilir. Siz de olabilirsiniz, can çekişirken bu cümlelerimizi hatırlayın.

Enjektörler değişti, mazot pompası bakımı yapıldı diyor, dizel mi diye soruyorsun üstad; neler oluyor o tarafta :)

Supercharger nedir, ne işe yarar.. Turbo nedir, ne işe yarar? Rahatlıkla inceleyip yanıt bulabilirsiniz.

Tam da gençlik yıllarım geldi aklıma. Çok kez deneyip aracın içinde kendi kendime sektiğim ama inadına denediğim olay.. Olmuyo arkadaş, sol ayak sanırsın odun

Çocuğunuza Doğru Örnek Olun, Geleceğin Trafik Magandalarını Yetiştirmeyin! Goodyear ve Avrupa Sürücü Okulları Federasyonu’nun 2013 sonunda tamamladığı araştırması; ebeveynlerin, gençlerin sürüş davranışları üzerindeki etkilerini ortaya çıkardı. Sürüş eğitmenlerine sorularak yapılan araştırmaya göre, ebeveynlerde gözlemlenen kötü alışkanlıklar, gençlerin dikkatsiz araba kullanmasına neden oluyor . Dünyanın önde gelen lastik üreticisi Goodyear ve Avrupa Sürücü Okulları Federasyonu (EFA) tarafından yürütülen araştırmaya göre kötü sürüş alışkanlıkları ebeveynlerden çocuklarına geçiyor. Araştırma sonuçlarına göre ebeveynlerin kötü sürüş alışkanlıkları, genç sürücülerin yol güvenliği tutumlarını olumsuz yönde etkiliyor. Bu sorun en az Polonya, İsviçre ve Çek Cumhuriyeti’nde görülürken; İtalya, Fransa, Avusturya ve İspanya’da ise oran oldukça yüksek. Rusya’da ise özel bir durum ortaya çıkıyor. Eğitmenler Rusya’da ebeveynlerin çoğunluğunun (yüzde 72) çocukları için iyi bir örnek olduğunu düşünüyor. AB ortalamasındaki rakamlar arkadaş baskısının da gençlerin pervasızca sürüş eğilimi (yüzde 51) üzerinde büyük etkisi olduğu ortaya koyuyor. Avrupa sürüş eğitmenleri arasında yapılan araştırma sonuçları, eğitmenlerin yaklaşık dörtte üçünün (yüzde 76) ebeveynlerin sürüş alışkanlıklarının genç sürücülerde kötü bir etkiye sahip olduğunu ortaya çıkarıyor. Sürüş eğitmenlerine göre gençlerin ebeveynlerini rol model alma oranı Türkiye’de yüzde 86. Bu oran Belçika’da yüzde 62’ye kadar düşüyor. Yol güvenliğini evde çocuklara öğretme oranı AB ortalamasına göre yüzde 32 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 41’ e ulaşıyor. Goodyear Avrupa, Orta doğu, Afrika Bölgesi (EMEA) Tüketici Lastiklerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Michel Rzonzef araştırma bulguları hakkında, “Deneyimli eğitmenlerden alınan kaliteli sürüş dersinin yerini herhangi bir şey tutamasa da, bu bulgular güvenli sürüş davranışlarını aşılamanın evde ve erken yaşlardan itibaren başlaması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu araştırmanın, yeni nesil bilinçli sürücüler yaratma konusunda ebeveynlere bir uyarı çağrısı olmasını umuyoruz” şeklinde konuştu. Konuyla ilgili olarak Avrupa Sürücü Okulları Federasyonu Başkanı John Lepine ise “Bu bulgular, gençlerin direksiyon başında olumlu rol modellerine sahip olmasının ne kadar önemli olduğunu vurguluyor. Gençler erken yaşlardan itibaren iyi veya kötü alışkanlıklar kazanıyor. Anne babalar kendi sürüş alışkanlıklarının, çocuklarının yol güvenliği tutumlarını nasıl etkilediğini daha fazla farkında olursa, ortaya çıkacak sonucun daha güvenli yollar ve daha sorumlu genç sürücüler olacağına inanıyoruz” dedi. Sürüş eğitmenleri, ebeveynlerin çocuklarının güvenli bir sürücü olma şansını artırmak için çocukları için olumlu bir örnek oluşturmak dışında, evde yol güvenliği hakkında konuşma, çocuklarının gelişimini ilk elden görmek için bir yolcu olarak sürüş derslerine katılma ve trafiğe kapalı alanlarda pratik yapmasını sağlama gibi çocuklarının sürüş eğitiminde daha büyük bir rol oynamanın da önemini vurguluyor.

2013 yılının ilk aylarında, Audi A3 Sedan modeliyle piyasaya damgasını vurmuştu. Çok değil, sadece birkaç ay sonra ise, S3 Sedan modelini tanıtarak performans isteyenlerinde sesine kulak vermişti. Audi, modellerine yeni üyeler katarak, Volkswagen – Audi Grubu’nun dünyanın 1 numaralı otomobil üreticisi olma hedefini başarıyla sürdürüyor. S3 Sedan modeli de, bunun en başarılı örneklerinden biri. Bu başarılı otomobilde, günümüzün trendi olan ufak boyut-yüksek performans modasının izleri oldukça belirgin durumda. 2014 Audi S3 Sedan Teknik Özellikler Audi S3 Sedan modeli, turbo beslemeli ve direk enjeksiyonlu dört silindirli 2.0 TFSI motor ile birlikte geliyor. Bu hırçın motor, 5,500rpm ve 6,200rpm devir aralıklarında 300hp güç üretme kapasitesine sahip. 1,800rpm’den 5,500rpm’ye kadar olan devir bandında ise 380Nm torku hizmetinize sunuyor. Yenilenen turbo daha fazla gücün yanında 1,2 bar’a kadar dolum basıncı ve 1,000 Celcius’a kadar egsoz sıcaklığı sağlıyor. Elektronik olarak kontrol edilen wastegate valfi, görevini oldukça hızlı bir şekilde yerine getiriyor. Bu hızlı ve hayati öneme sahip parça, yarım yükte, geri basıncı düşürerek silindir üzerindeki basıncı azaltıyor. Bunlar işin teknik detayları, bana hızlanmasından bahset dediğinizi duyuyorum. Performans S Tronic şanzımanla mükemmel bir uyum içinde çalışan bu motor, S3 Sedan modelini 0’dan 100km/s hıza sadece 4,9 saniyede çıkarabiliyor. Otomobilin çıkabildiği en yüksek hız ise elektronik olarak 250km/s’de sabitlenmiş. Bu hırçın sedanın 100km’deki yakıt tüketimi ise sadece 6,9 litre olmuş. Özetlemek gerekirse hem süper hızlı hem de süper ekonomik. Şanzıman & Yürüyen Aksam Bu asi otomobilde, altı ileri manuel ve altı ileri S Tronic otomatik şanzıman olmak üzere iki farklı şanzıman seçeneği bulunuyor. Her iki şanzımanın da düşük vitesleri, spor kullanım için oldukça iyi ayarlanmış. En üst vitesin aralığı, deviri düşürecek ve dolayısıyla yakıt tüketimini de düşürecek şekilde ayarlanmış. Sürücü, S Tronic şanzımanın ışık hızındaki ve bir o kadar da yumuşak olan vites geçişlerini hem D hem de S otomatik modlarında ayarlayabiliyor. Dileyen kullanıcılar, bu otomatik şanzımanı, direksiyon arkasındaki vites kulakçıkları sayesinde manuel olarak kullanabiliyor. Otomobilde bulunan Launch Control sayesinde, motorda üretilen güç tekerleklere daha sağlıklı şekilde aktarılarak, otomobilin kalkışlarda gücü yola tam aktarması sağlanıyor. Çift kademeli şanzıman sistemi ise tamamen yakıt tasarrufu odaklı tasarlanmış. Audi’nin sürücüsü, tasarruf modunu seçtiğinde ya da gaz pedalından ayağını çektiğinde, bu sistem otomatik olarak devreye giriyor. Standart olarak sunulan dört çekiş sistemi (quattro), 2014 Audi S3 Sedan modeline ekstra stabilite, çekiş ve dinamik katıyor. Bu sistemin merkez ünitesi, ağırlığı daha etkili bir şekilde dağıtmak için yeniden tasarlanarak elektronik olarak kontrol edilmeye başlandı. Standartlara göre daha ufak ve haliyle daha hafif olan debriyajın görevi ise gücü dağıtmak olmuş. Klasik quattro sistemlerinde de alışık olduğumuz gibi, bu debriyaj, üretilen gücün büyük bir çoğunluğunu ön dingile gönderiyor. Eğer ön tekerleklerde bir çekiş kaybı yaşanırsa, sistem, üretilen torku doğrudan arka dingile gönderiyor. Şase & Süspansiyon 2014 Audi S3 Sedan, olabildiğince hafif materyaller kullanılarak üretilmiş. Manuel şanzıman ile birlikte 1430kg gelen bu modelin şase direkleri gibi hayati önem taşıyan noktalarında ultra yüksek güçlü çelik kullanılıyorken, kaput kapağı gibi parçaları, ağırlıktan tasarruf etmek amacıyla alüminyumdan üretilmiş. Standart A3 Sedan modeli ile karşılaştırıldığında, S3 Sedan modelinin, kullanılan süspansiyon sayesinde 25mm kadar daha yere yakın olduğunu görüyoruz. 2014 Audi S3 Sedan, standart olarak 8 J x 18 boyutlarında beş kollu jantlarla birlikte geliyor. Bu jantlarda kullanılan son teknoloji, onları oldukça hafif hale getirmiş. 18inç boyutundaki jantlarda oldukça fazla tasarım seçeneği bulunuyorken, 19inç jantlarda opsiyonel olarak Audi manyetik sürüş yükseklik kontrol sistemi bulunuyor. 225/40R18 ebatlarındaki lastikler ise, bu otomobille birlikte standart olarak sunuluyor. Tasarım Audi S3 Sedan modeli, ilk bakışta, atletik tasarımı sayesinde bünyesindeki dinamik doğayı bize hissettirebiliyor. Otomobilin düz kaput kapağı, oldukça belirgin olan ve arkaya kadar uzanan çizgileri, gergin duran bükümlü yüzeyleri ve düz tavan hattı, otomobilin gövdesine görsel olarak güç katmış. Bu son teknoloji ürünü otomobilin uzunluğu ise 4,47 metre. Oldukça uzun dingil mesafesi sayesinde, otomobilin iç mekanında genişleme ve Audi A3 hatchback modeliyle karşılaştırıldığında ekstra bir denge sağlanmış. Hatchback modelinde arka kısımda oturan bir yolcunun çok rahat seyahat ettiğini düşünürsek bu rahatlık konfora dönmüş demektir. Otomobilin bünyesindeki ufak ama özel detaylar, otomobilin sahip olduğu yüksek performansı destekler şekilde kullanılmış. S modeline özel tek parça ızgara, alüminyum görünüme sahip ve bünyesinde yatay plastik barları barındırıyor. Krom görünümlü ızgara çerçevesi, ızgaranın iç kısımlarındaki mat platinum gri rengiyle mükemmel bir uyum sağlamış. Alüminyum görünümlü ve bal peteği şeklindeki ızgaralar ise tampondaki tüm hava giriş noktalarında kullanılmış. Audi’nin yine son teknolojisinin ürünü olan LED’li ön farlar, mükemmel bir aydınlatma sağlıyor. Bu son teknoloji farlar, güvenliğin yanı sıra otomobile bambaşka bir görünüm katıyor. Alüminyum görünümlü yan ayna kapakları ve kapı eşiğindeki şeritler, otomobilin yakaladığı genel görüntüyle uyum içerisinde. Otomobilin arka tamponu yeniden tasarlanmış ve ayrıca bagaj üstündeki rüzgarlık, otomobile estetik bir görünüm katmış. Bu hırçın ruhlu otomobilin stop lambaları da LED teknolojisinden nasibini almış. Yine bu yeniden tasarlanan arka tamponda, alüminyum bar ve dört adet kanatçıkla donatılan platinum gri renginde difüzör bulunuyor. Aracın mevcut dört çıkışlı egsoz sistemiyle mükemmel şekilde uyum gösteren bu difüzör, krom uçlu oval egsoz uçlarına ev sahipliği yapıyor. Otomobilin sunduğu 12 farklı gövde rengi arasında, Panther siyah ve Sepang mavi gibi kristal efektli boyalar da bulunuyor. İç Mekan Oldukça Sportif Audi S3 Sedan modelinin iç mekanına siyah rengi oldukça hakim. Otomobilin kabinindeki bir çok tuş alüminyum görünümlü materyal kullanılarak kaplanmış. Otomobilin göstergesi koyu metalik gri boya ile kaplanmış. Gösterge üzerindeki numaralar ve ibreler ise beyaz renkte. Tur zamanlayıcılı renkli sürücü bilgi sistemi ise standart olarak sunuluyor. Deri kaplı spor direksiyon da, 2014 Audi S3 Sedan modeliyle standart olarak sunulan özellikler arasında. Çok fonksiyonlu deri kaplı spor direksiyon, Audi’nin opsiyonel olarak sunduğu özellikler arasında bulunuyor. Düz alt kısma sahip bu opsiyonel direksiyon simidinin arkasında, S Tronic şanzıman kombinasyonuyla opsiyonel olarak sunulan vites kulakçıkları bulunuyor. Ayrıca ısıtmalı ve omuz yastıklı S spor koltuklar da opsiyonel olarak sunuluyor. S3 Sedan mı ? CLA 45 AMG mi ? Audi S3 Sedan modeli, Mercedes CLA 45 AMG modeliyle bazı ortak noktalara sahip. Her iki otomobil de dört silindirli turbo beslemeli motor ve dört çeker sistemi kullanıyor. Her iki otomobilde küçük dört kapılı coupe pazarını hedef alıyor. RS3 Sedan modeli gelene kadar, CLA 45 AMG modeli, sınıfındaki en güçlü otomobil olma ödülünü taşımaya devam edecek gibi görünüyor. Öte yandan, Audi S3 Sedan modeli, CLA’dan daha fazla arka koltuk baş mesafesi sunuyor. CLA’nın coupe’ye yakın tasarımı, pratiklik bakımından S3’ü zirveye taşımaya yetiyor. Sonuç Audi S3 Sedan, modern iç mekanı ve sportif görünüşüyle, günlük kullanım için adeta biçilmiş kaftan. S-tronic şanzımanın sunduğu atiklik ve düşük yakıt tüketimi de cabası. Fakat S3 ile yaptığımız bu testte şunu anladık ki, bu model, uzun dingil mesafesi ve sportif karekteriyle RS3 versiyonuna mükemmel bir taban oluşturacak spor şaseyi sunuyor.

Mevcut modellere bazı özellikler ve yeni donanımlar ekleyerek tekrar piyasaya sürmek, satışların artırılması için –en azından geçici olarak- kolay bir yoldur. Alman otomobil üreticisi de bu kolay yola Audi Q7 S Line Style ve Audi Q7 S Line Sport modellerini piyasaya sürerek başvurmuş gibi görünüyor. S Line Sport modeli, S Line Plus donanım seviyesinde bulunan özellikleri baz alınarak geliştirilen bir donanım seviyesi gibi görünüyor. Her iki yeni S Line modeli de, 242Hp’lik 3,0 Litre V6 ve 335hp’lik 4,2 V8 olmak üzere iki farklı dizel motor seçeneği ile birlikte geliyor. S Line Plus Edition’ın fiyatı standart S Line Plus’dan £1,500 kadar daha pahalı ve bünyesinde 21inç alaşım jantlar ve çamurluk çevrelerinden başlayarak tamponlara kadar uzanan şase altı koruyuculardan off-road görünüm paketini barındırıyor. Yeni modeller ile birlikte, opak, metalik ya da sedefli olmak üzere 7 farklı renk seçeneği bulunuyor. (Night Black, Teak Brown, Lava Grey, Orca Black, Graphite Grey, Daytona Grey ve Scuba Blue) 2010 yılında piyasaya çıkan 500Ps’lik V12 Q7’den etkilendiği söylenen Audi S Line Sport Edition, S Line Plus modelinden £3,000 daha pahalı. Bu paket ise titanyum renkli 21 inç alaşım jantlar, gövde renkli çamurluk genişleticiler, daha büyük ön tampon hava emiş ızgaraları, tampon rüzgarlıkları, paslanmaz çelik şase altı koruma barları ve çift çıkışlı oval eksoz uçlarının bulunduğu spor görünüm paketi ile donatılmış. Fiyata dahil olan dış boya konusunda, müşterilere, Q7 serisinde kullanılan ve birbirinden gösterişli 13 adet opak, metalik ya da sedefli boyalar arasından birini seçme şansı veriliyor.

Boya koruma Güneş ışığı, böcek leşleri ve kuş pislikleri her gün boyayı zorlar. Boyanın üstüne sürülen cila katmanı boyayı bu etkilerden korur. TEHLİKE: Cila kalitesiyle birlikte aracın ikinci el fiyatı da düşer. YARDIM: Yılda iki veya üç kez cila tazeletin. ÖNERİ: Karoserde su damlaları oluşuyorsa boya korumanızın iyi durumda olduğunun göstergesidir. Boya koruma Otoyolda sık mı seyahat ediyorsunuz? O zaman aracınızın burun kısmını dikkatlice incelemeniz gerekir. Önünüzdeki araçlardan sıçrayan küçük taş parçaları, tampon, çamurluk çıkıntıları ve kaputu zedeler. Piyasadan alınacak saydam bir folyo ile koruma sağlayabilirsiniz. TEHLİKE: Boyanın ağır hasar aldığı yerde paslanma başlar. YARDIM: Bir koruyu folyo ile boya korunabilir. Boşlukların izolasyonu Aslına bakılırsa modern otomobillerde korozyon koruması iyi durumda olmalı. Ancak yapılan endoskoplu muayeneler, daha iyisinin mümkün olduğunu ortaya koyuyor. Aracınızı gerçekten çok seviyorsanız endoskoplu muayeneye sokmalı, eğer gerekiyorsa ilave koruma yaptırtmalısınız. TEHLİKE: Boşluklar içeriden dışarı doğru paslanır. YARDIM: Yağ veya vaks ile ek koruma yaptırabilirsiniz. Plastik bakım Güneş ışığı, böcek leşleri ve kuş pislikleri her gün boyayı zorlar. Boyanın üstüne sürülen cila katmanı boyayı bu etkilerden korur. TEHLİKE: Çevresel etkiler plastiği kırılgan hale getirir. YARDIM: Düzenli şekilde bakım ürünleri kullanılmalı. ÖNERİ: ” Bir bez sererek ön konsolu güneşten koruyabilirsiniz. Düzenli temizlik Otomatik yıkama makinelerine girmeden önce yüksek basınçlı temizleyici ile ön yıkama yapılmalı, çamurluklar gibi gizli köşelerdeki pislikler dikkatlice temizlenmeli. TEHLİKE: Pislik birikintileri pas mıknatısları gibidir. YARDIM: Kenar ve boşluk kısımları da temizlenmeli. ÖNERİ: Güçlü bir elektrik süpürgesi ile kenar boşluklarına giren bitki birikintilerini temizleyecektir. Teknik Motor yağı kontrolü Kokpitteki yağ uyarı lambası yanıyorsa çok dikkatli olmalı ve mutlaka yağ eklemelisiniz. Çünkü bu lamba, yağ miktarı minimum seviyenin altına düştüğünde harekete geçer. TEHLİKE: Eksik yağlama nedeniyle motor hasar görebilir. YARDIM: 14 günde bir ve uzun yola çıkmadan Önce yağ kontrolü yapın ÖNERİ:Yağ satıcılarında motor yağları daha ucuz olabilir. Triger değişimi Üreticiler triger kayışı değişim periyodunu sadece tavsiye olarak veriyor. Yani daha erken bir sorun olursa tamiratlar garanti kapsamında yapılmıyor. Bunun tek istisnası ise aracın garantisinin devam ediyor olması. Bu nedenle garanti süresi içinde, aracın triger değişim tavsiyelerine harfi harfine uymak şart. TEHLİKE: Triger kayışı koparsa motor ölebilir. YARDIM: Servis ziyaretlerinde triger kayışını kontrol ettirtin, değişim periyotlarına mutlaka uyun. Lastik basıncı kontrolü Hava kaçıran bir lastiği nasıl anlarsınız? Tecrübeli sürücüler bile yavaş hava kaçıran bir lastiği çok geç olduktan sonra fark edebilir. Basınç eksikliği hızlı otoyol kullanımlarında lastiğin aşırı ısınmasına neden olabilir. Bunun sonucunda ortaya çıkabilecek yanak veya taban aşınmaları ise ölümcül olabilir. TEHLİKE: Yanaklardaki aşınma lastiği patlatabilir. YARDIM: 14 günde bir veya uzun yolculuklar öncesinde lastik basınçlarını kontrol edin. ÖNERİ: Önerilen lastik basıncını 0.3-0.5 bar arasında arttırmak, belirgin bir yakıt tasarrufu sağlar. Sürüş Kısa mesafelerden kaçının Soğuk çalıştırmalarda hem yatak aşınmaları artar hem de yağ yeterli sıcaklığa ulaşmamıştır. Bu durumda su ve yakıt, motor yağına karışır. TEHLİKE: Motor yağına yakıt ve su karışır. YARDIM: Yağ değişim periyotlarını kısaltın. ÖNERİ: Yağ kapağındaki beyaz birikintiler, yağa su karıştığına işaret eder. Klima kontrolü Klimalar aslında kapalı sistemler olmasına rağmen yine de kaçaklar oluşabilir: Soğutma gazının yüzde 10 her yıl buharlaşabilir. Ayrıca kurutucu da tıkanabilir. Bu nedenle üç yılda bir değiştirilmelidir. TEHLİKE: Pahalı kompresör arızaları. YARDIM: Klimayı 3 yılda bir kontrol ettirin. Hararete dikkat Motor soğukken tam gaz verildiğinde aşınmalar birkaç kat artar. Soğutma suyu 90 derece, motor yağı ise 75 derecede olmalı. Motor yağı, ideal ısısına daha geç ulaşır. Problem: Birçok modern otomobilde yağ ve su hararet göstergesi bulunmuyor. TEHLİKE: İyi yağlanmayan yataklar, motor aşınmalarını hızlandırır. YARDIM: ilk birkaç kilometrede yüksek devir çevirmeyin. Rahat vites değiştirin Ayağınızı sürekli debriyaj pedalının üzerinde bırakmak, balata aşınmasını hızlandırır. Vites değişimlerinde ses çıkaracak kadar sert hareketler yapanlar da var. Bu durumda baskı, 15 bin km’yi görmeden bitiyor. Ayrıca şanzıman aşınmaları da ciddi oranlarda artıyor. TEHLİKE: Artan debriyaj ve şanzıman aşınmaları. YARDIM: Temiz ve zorlamayan hareketler yapın. Mesafe bırakın Yeşil yandı, hızlı bir ivmeyle kalkış yaptınız, bir sonraki kırmızı ışığa iyice yaklaştığınızda sertçe frene bastınız. Ve bunu sürekli tekrarlıyorsunuz. Eğer bu şekilde araç kullanıyorsanız hem frenleri hem de tüm motor aksamını zorluyorsunuz demektir. TEHLİKE: Motor aksamında ve frenlerde hızlı aşınmalar oluşur. YARDIM: Hızı doğru ayarlamak, viteste gaza basmadan ilerlemek, doğru fren yapmak ve rahatlık, yüzde 30'a varan yakıt tasarrufu sağlar.