Uğur DAĞ

İyi forumlar efenim, Kış mevsiminin içine birden daldığımız günlerde tekrar hatırlanan konulardan biri olsa gerek debriyaj, fren kullanımı. Debriyaj takım parçaları ve fren takım parçaları malum sürekli hareketli bir o kadar da hassas parçalar. Takım parçalar olduğundan bir parçasına bir şey olduğunda diğer parçalar sırasıyla arızalanabilir, bu yüzden tasarruflu ve narin kullanmak gerekir. Debriyajınızın, baskı- balata- bilye takımlarınızın zarar görmemesi, uzun ömürlü olması için debriyaja az basın, kısa basın. Kısa ve öz kullanın. 80-100 km hızla seyrederken uzaktaki kırmızı ışığı gördüğünüzde ayağınız debriyajda yavaşlamanıza hiç gerek yok. Ayağınızı gazdan çekip frene kibar kibar dokunarak yavaşlatın, durmadan önce debriyaja basarak aracınızı boşa alın. Işıkta veya trafikteki dur kalk sırasında ayağınızı debriyajda vitesinizi 1 de tutmanıza gerek yok. Ayağınız debriyajda kaldığı süre boyunca baskı balata setinize sürekli güç uygulayacağınızdan yıpranmalar eskimeler hızlanacaktır. Debriyaj kullanımı çoğu zaman alışkanlıklara da bağlı, mesela mahalle arası dönüşlerde ayağınızı debriyajda tutarak dönüyor olabilirsiniz. Yapmayın. Dönmeden önce vitesinizi uygun olarak küçültüp dönün, dönüş sırasında aracı kavramaya almış olacağınızdan bir sorun olmayacaktır. Gelelim fren konusuna, Trafikte tehlike yaratan durumlarında başlarında gelir bu gereksiz, sert frenler. Hız sınırlarına uyduğunuzda olağanüstü bir durumla karşılaşmazsanız eğer sert bir fren ihtimali zaten oldukça azalıyor. Fren pedalınıza düşman gibi davranmayın, sert kullanmayın ya da tam tersi olarak fren pedalınızı hiç kullanmamazlık da yapmayın. Frene yumuşak dokunuşlarınızın ne balatalarınıza ne diskinize bir zararı var. Yalnız pedala birden yüklenirseniz ne disk ne balata sağlıklı kalır. Aylık balata değiştirenleri görürken ortalama 2-3 yılda balata değiştirenleri görmek oldukça mümkün. Kış aylarında bu debriyaj-fren ikilisi daha çok önem teşkil eder ki sizi yolda tutan ekibin başında gelirler. Kış aylarında aracın her noktasına hassas davranın. Direksiyonunuz, freniniz, debriyajınız hatta kapılarınıza bile. Direksiyonun sert turları aracı frenden çok kaydırabilir. Frene sert basmanız aracı iyice hızlandırabilir. Debriyaja fazla basmanız aracın gücünü boşa çıkaracağından yine sizi rampada bırakabilir. Debriyajın gaz ile idareli kullanımı kış şartlarında hem sürüş konforunuzu hem güvenliğinizi arttırır. Örneğin aracınız kaymaya başladığında debriyaja frene var gücünüzle basmak aracın sadece savrulmasına sebep olur. Onun yerine aracınızı boşa çıkarmadan güçlü bir viteste (1.- 2.) devam ederseniz sorunu neredeyse ortadan kaldırmış olursunuz. Frene de debriyaja da daha az ihtiyacınız kalır. Konu yanlış anlaşılmasın, hızınızı dengeli tutup debriyaj- fren ikilisini daha az kullandığınızda parçaların ömrünü uzatmakla beraber, güvenliği arttırmış, yakıt kullanımını da azaltmış olursunuz. İyi sürüşler.

İnternette 2.El satış platformlarında gördüğümüz güzel yalanlar var. Zaten garip bir şekilde platformdaki tüm arabalar ''TRde TEEEEEkkk'' Bana kalırsa araç piyasasının sürekli garip araklar yapmasının sebeplerinin en başında bu siteler geliyor. Çünkü hayal gücü sınırlanamıyor. Dört tekerleği olduğu için aracına 10 lira isteyen arkadaşa; başka bir arkadaş kendisinin dört tekerleğinde bir de jant kapağı olduğundan 15 lira istiyor. E başka bir arkadaşta da çelik jant var derken 3 liralık araba 30 lira oluyor. Konumuz da şu ki, Bu sitelerde yalanlar dolanlarla araç satmaya çalışan arkadaşlardan kendimizi nasıl koruruz. 1- EKSPER ŞİŞİRMESİ/SİGORTA ŞİŞİRMESİ Eksper aracın hasarını şişirmez, şişiremez. Sigorta da sizin hasarını şişirmez, şişiremez. Eksper sizin aracınızın hasarının maddi kısmıyla ilgilenir. Aracınızı görür, inceler, rapor eder sigorta şirketine yollar. Sigorta şirketi der ki; '' Bu araçta bu kadar para tutacak ne var daha uygun halledelim'' Sigorta şirketi hasar maliyetlerini minimuma çekmek için her yolu denerken, bir internet satıcısının aracını neden şişirsin. Neden fazla ödesin? 3 liralık hasara 5 lira yazmak zararına olacağından istese de bu işe girmez. Sigorta şirketini dolandırmaya çalışan arkadaşlar da yine kendileri gibi olanlar. 3 liralık hasarı 2 liraya halledip sigortadan 5 lira isteyen arkadaşlar bunlar. Yani hasarı kendileri şişirdi. Önlem almak artık dağa kolay. Tramerden parça ve işçilik tutarlarını talep edebiliyorsunuz. Bunları karşılaştırıp uygunluğuna rahatlıkla bakabilir, güvendiğiniz bir ustadan yardım alabilirsiniz. 2- HASAR KAYDI VAR AMA TUTAR YOK! Bence en tehlikelisi. Ne olduğu belli değil. Tramerde hasar kaydı var ama tutar yazmıyorsa. Yani Çarpma yazar ama maliyeti yazmıyorsa ne demektir? Bu araç bir araca çarpmış, kusurlu olduğundan hiç bir sigorta şirketi bu araca ödeme yapmamış, aracın kaskosu da olmadığından maliyeti tramere işlenememiş. Kaza yapılmış, kusurlu olduğundan karşı aracın hasarını ödemiş. Kendi aracına bir şe alamamış. Anlamlarına gelir. Cebinden yaptırdığı anlamına gelir. Yani araç pert olup toplanmış olabilir. Ayna kapağı çizilmiş de olabilir. Yine usta ellere başvurup çözebiliriz.

En karışık durumlardan. Ülke topraklarına yasal yollardan girmiş her araç gümrük kapısında ülkede kalacağı süre için sigorta yaptırarak girer. Zorunludur. Yeşil Kart derler, Yeşil Kağıt derler, Yeşil Sigorta derler. Size yabancı plaka bir araç çarptıysa ve kusurlu o ise bunu yeşil kartla halledebilirsiniz. Siz yabancı plaka bir araca çarptıysanız bunu da sizin sigortanız halleder. Motorlu taşıtlar bürosu hasarınızı yönetecektir. Ülkemizde güzel işleyen sistemlerden kurumlardan biridir. Kolay kolay üzmezler sizi. Yine benim tavsiyem işinin ehli bir servise bırakın aracınızı. Danışmanlar gerekli mevzuatı zaten biliyorlar.

Çok yakın bi süre değil mi bu ya? Hindistan bunu nasıl yapar bilemedim :D Tata'nın büyük bir dev olduğuna şiddetle inanan biriyim ama nasıl becerirler bunu bilemedim.

Alamıyorsanız sorun yok ama gecikmeden alın. Kış lastiğiyle yazın devam ederseniz önümüzdeki kışa yeni bir takım kış lastiği almak zorunda kalabilirsiniz. Kış lastiğinin gürültüsü çekilmez oluyor zaten yazın habercisidir yaz lastiği :) Kış lastiği yazın; Çok gürültü yapar, ıslak zeminde sorun çıkarır, yakıtı arttırır. Kış şartlarına uygun yapıldığından yaz sıcağı ve sıcak asfalt ömrünü hızla azaltır. İkinci elde olsa bir takım yazlık bakın hocam şartlar olgunlaşınca :D

Akü şarj etmiyor hocam. Ediyor gibi yapıyor ama etmiyor. Ettiği kadarı bi süre götürüyor ama tavan lambası 5 10 dk bile açık kalsa olan az buçuk şarjı bitiriyor. Bu yüzden sürekli sorun çıkarıyor. Mümkünse aracınızın elektrik tesisatını kontrol ettirin. Maliyetli bir iş olabilir. Kolay çözümüde var. Şarj dinamosundan aküye giden elektriği sağlam bir kabloyla direkt olarak aküye verin. Bu usta işidir siz yapamazsınız aman dikkat. Öyle ince kablolarla filan olmaz. kalın bakır kablolarla yapıyorlar. Çözülecektir sorun. Araçtan inerken teybinizi, tavan lambanızıi bilimum elektrik kullanabilecek vızırtıların hepsini kapattığınızdan emin olun. Hatta mümkünse teybinizi çıkarın. Bende de var 30 yaşında bir ihtiyar ben öyle yapıyorum :) İyi sürüşler.

Yağ pompası olabilir. Yağ filtreside olabilir, yağın kendinden de olabilir, araçta yağ hiç olmayabilir :D Aracın yağ basıncı yetmediğinde veriyor uyarıyı. Bakım zamanınız gelmiş.

Porya bilyası. Porya bilyası çabuk hasar gören bir parça. İçindeki bilyalardan birinde oluşacak kılcal bir çizik bile uğultuya sebep olur. Hatta bu çizik büyükse poryanın kendisini bile bozabilir ki bu tehlikeli olabilir. Hangi tekerden olduğu da bazı durumlarda anlaşılmıyor. Öyle bir ses ki özellikle arka taraftaki sesin sağdan mı soldan mı geldiğini anlayamıyorsunuz tüm araba uğulduyor. Bi ustaya danışın tespiti zor değil 3 dkda hangisi olduğunu söyler. Parça fiyatları uygun ise porya ve porya bilyasını beraber değiştirin sağlıklı olsun.

Valla hiç bulaşmayın derim. Bol kalıyor, yamuk oluyor, katlanıyor falan filan. Gerçekten güzel bir kılıfsa verin bir döşemeciye taksın.

Kesiciye elektrik gelmiyor gibi. Marşı yarım çevirdiğinizde dikkatlice dinleyin, çıt sesi gelecek. Bu kesicinin aktif olduğu anlamına gelir. Eğer gelmiyorsa kesici çalışmıyor. Bi kabloyla aküden kesiciye elektrik çekin. çıt sesini alırsanız tamamdır. Onu bi şekilde sabitleyip lpgde kullanabilirsiniz. Dikkat edin bu geçici bir çözüm. Tehlikeli olabilir. Ve aracı stop ettiğinizde mutlaka bu kabloyu çıkarın. Kesici sürekli elektrik aldığından sürekli çalışacak, Araç çalışmadığı halde gaz basmaya devam edecek. En kısa zamanda usta ellere bırakın aracınızı. İyi sürüşler.

My Peugeot üyeliğiniz var mı? Varsa My Peugeot sitesini ziyaret ettiğinizde güncelleme olarak görünür ya da navi güncellemeleri alanında bulabilirsiniz. Eğer üyeliğiniz yoksa yeni bir üyelik açın (ruhsatınız yanınızda olsun), üyeliği yaptığınızda yine ya güncelleme olarak görünecek ya da güncelleme bölümünde bulabileceksiniz.

Lastikçi arkadaşa selam söyleyin Kenan hocam. Lastiği değiştirdiğinde yüksek ihtimal balans ayarı yaptı ama sizi uyarması lazım 200 300 km sonra tekrar balans yapılacak diye. Yeni lastiğin balansı harekete binince bozulur ilk kmlerde. O yüzden tekrar balans ister. Lastikçiyle tekrar görüşün.

Direksiyon ve tamamlayıcıları aracın en hassas parçalarından. İşin ehli olan bir ustayla yapın herşeyi. Mümkün olduğu kadar ısıl işlemden ve yan sanayi parçadan uzak durun bu durumlarda.

Abs'li araçlarda balata değişiminden sonra mutlaka absnizi test edin. Orijinal olmayan balatalarda abs fişi hata verebilir.

aklınızdaki araçlar yeterince keyifli ve o fiyatlar arasında alabileceğiniz en keyifli araçlar. Benim tavsiyem alacağınız araçta normal araçlardan olduğu kadar dikkatli inceleme yapmanız. Spor araçlar malesef ülkemizde fazla hırpalanıyor. Dikkatlice araştırıp inceledikten sonra aklınızdaki araçlar doğru seçim. Kişisel fikrim polo gti olur. Kıvraklığı cupradan daha iyi bence.