Jump to content

Yönetici

Ev Sahibi
  • İçerik sayısı

    1.912
  • Katılım

Yönetici kullanıcısının paylaşımları

  1. Gücünü kayışlardan ve dişlilerden alan turbo modelidir. Supercharger Nasıl Çalışır? Süperşarjörler genellikle burgu tip kompresörlerdir ve ya bir dişli ya da kayış aracılığı ile doğrudan krank miline bağlıdırlar. Krank mili döndükçe kompresörü de döndürür. Supercharger motorun emebildiğinden daha fazla havayı yanma odasına sokabilen bir hava kompresörüdür.Supercharger’ın kasnağı krank kasnağı ile birlikte döndükçe arka taraftaki hava sıkıştırma tekerleğini çevirir. Bu tekerlek hava moleküllerini salyangoz şeklindeki kollektöre doğru iter. Sıkıştırılan hava emme manifolduna girer. Mercedes Benz firması birçok modelinde “Kompressör” seçeniğini sunuyor. Bu araçlar supercharger yerine kompresör ismi kullanılıyor. Deniz seviyesinde ve ideal şartlar altında motorumuza giren havanın basıncı 1 bardır. Supercharger ise bu 1 bar hava basıncının üzerinde basınç oluşturur. Örneğin 1 bar atmosferik basınç ile 240 beygir güç üreten 3,30a 0,25 barlık supercharger monte edildiğinde 300 beygir güç elde edilir. SUPERCHARGER Neye Yarar? Avantajları nelerdir? Süpercharger gücünü motordan aldığı için dezavantajlı gibi gözükürler. Dolaysıyla motor devrine göre bir net kazanç-kayıp eğrileri vardır. Belli devirlerde net kazanaç üretirlerken diğer devirlerde net kayıp söz konusu olabilir. Bu tamamen kompresör tasarımı ile ilgili bir şeydir. Genellikle yüksek motor devirlerinde daha verimlidirler ve o yüzden yarış otomobillerinde yaygın bir şakilde kullanılırlar. Supercharger ın limitleri ise motor devriyle sınırlı olmalarıdır. Ancak motor devri kadar hızlanabilirler. Avantajlarıda vardır. Daha motor çalıştığı ilk anda çalışmaya başlarlar ve gücünü gösterir. Turbo gibi yanan gazın türbini doldurmasını beklemez. Motor rölantiden itibaren güç üretmeye başlarlar. Yani alt devrilerde motorun gücüne katkıları hissedilir düzeydedir ve daha az bakım gerektirirler, daha dayanıklıdırlar. EN ÇOK HANGİ TİP SUPERCHARGELER KULLANILIR? Otomobil dünyada başlıca Roots, Screw ve Centrifugal superchargerlar kullanılıyor. ASA kitlerinde centrifugal modeli bulunuyor. Superchargerlarda basıncın önemi Supercharger motora giren hava miktarını arttırır. Daha fazla hava ile birlikte daha fazla benzin yanar, yanma odasındaki basınç yükselir ve pistonlar daha hızlı bir şekilde krankı çevirir. kaynak: https://www.otoyedek365.com/turbo-nedir-supercharger-nedir/
  2. Motorun çalışma performansı yükseltmek için motora alınan havanın soğutulması gerekir. Turbonun görevi de daha fazla soğuk havayı motora göndermektir.Turbo,atık egsoz gazları kullanılarak çalişmaktadır. Havaya atılan egsoz aslında zengin enerjili bir karışımlı gazdır. Oldukça yüksek ısı enerjisine sahiptir.Normalde boşa giden bu enerjinin kullanılarak turbo sistemi geliştirilmiştir. Sistemin Çalışması Yanma odasında patlama ile yanan hava benzin karışımı, gaza dönüşerek egzoz süpaplarından geçerek egzoz manifoltuna doğru itilir. Egzoz manifoldu ile egzoz arasında turbonun pervanesi bulunmaktadır. Manifoldan geçen gazın basıncı ile turbonun pervanesini döndürür. Bu yönlü pervane ile gazın önemli bir kısmı türbüne girer.Egsoz gazı bir türbini (impleeler) döndürür, türbin bir kompresöre bağlıdır. Bu şekilde kompresörü döndürerek basınçlı hava üretilir. Sistem bu şekilde çalışır.Motorda soğuk hava sıcak havadan daha yoğundur. Bu yüzden motordan içeri giren hava ne kadar yoğun olursa içerdeki patlama o derece şiddetli olur. Bu sayede de üretilen güç ve tork da fazlalaşır. Otomobiller soğuk havalarda daha iyi performans sağlar. Turbo ise daha fazla soğuk havayı motora vererek performansı artırır. Bugün, turbolu benzinli motorlar temelde performans açısından değil, düşük yakıt tüketimleri dolayısıyla daha az karbondioksit çıkarmalı sayesinde azalan çevre kirliliği açısından değerlendiriliyorlar. Günümüzde, egzoz gaz enerjili turbo kullanımının temel nedeni yakıt tüketimini ve zehirli gaz çıkışını azaltıyor. Otomobilin performansını en üst noktaya çıkarabilmek için kullanılan iki farklı sistem vardır. Bunlar süperşarj ve turboşarjdır. Turboşarj, egzoz gazı ile çalışan bir süpercharger olarak tanımlanabilir. Gücünü süperşarj gibi kayışlardan ve dişlilerden değil, egzoz gazının basıncından alır. Yanma odasına alınan yakıtın tamamı silindirlerde yakılamaz. Bir kısmı yakılmadan dışarı atılır. Vakum yoluyla bir silindire alacağınız hava maksimum %110 civarındadır. Fakat çoğu binek otomobilde bu orana ulaşılamaz %95′lerde kalır. Motor kendi başına en fazla 1 atmosfer basıncında hava emdiğine göre motora daha fazla havayı göndermek için 2 yol vardır: 1. Motor hacmini artırırız. Bunu yapmak zordur. 2. Aşırı-beseme kullanırız. Aşırı besleme hava pompasıdır. Havayı sıkıştırarak motora gönderir. Bildiğiniz kompresördür. Süperşarj ile turbo şarj aynı şeyler. Aralarındaki tek fark güçlerini aldıkları yerlerdir. Kompresör havayı sıkıştırmak için gereken gücü iki şekilde alırlar. Motorun bizzat kendisinden yada motorun ürettiği sıcaklıktan yani atık gazlardan alırlar. kaynak: https://www.otoyedek365.com/turbo-nedir-supercharger-nedir/
  3. Turbosarjın çalışma sistemi; Eksoz gazları türbini basınçlı gazla dolduğu andan itibaren ters yöndeki kompresör pervane de basınçla dönmeye başlar. Gazı, basınçlı bir şekilde, dışarıdan alınan ve emme manifoltuna giren temiz havanın üzerine püskürterek motora giren toplam hava yoğunluğunu ve basıncını normalin yaklaşık yüzde 50 daha üstüne çıkarır. Bu da içeri giren havanın benzinle birlikte ateşlendiğinde çok daha şiddetli bir patlama gerçekleştirmesini sağlar.Bir motordan alınabilecek maksimum gücü elde etmenin en iyi yolu silindirlere gönderilecek maksimum benzin ve hava karışımı ile olur.Bu işlem bir motoru güçlendirmenin bir numaraları kuralıdır.Türboşarjörler çok daha fazla hava basıncı üretirler ve motorun gücünden çok az çalarlar (teorik olarak hiç çalmamaları gerekir ama artan egsoz manifold basıncı yüzünden bir miktar egsoz silindire geri kaçarak yanmayı kötüleştirebilir). Bu trboların avantajıdır. Turbolardan daha fazla güç elde etmek mümkündür. Yani verimlilikleri süperşarja göre daha yüksektir. Turbo takılan motorda daha fazla benzine ihtiyaç duyulur..Bir turbocharger silindirlere daha fazla benzin göndermeyi sağlayamaz, bunu yapan aracın işletim sistemidir. İşletim sistemin yanı sıra da orjinal benzin pompanızın haricinde daha fazla benzini pompalayabilecek kapasitede bir benzin pompasına ihtiyaç duyulur.
  4. Kısaca turbo sisteminin çalışma şekli: Egzos manifoldundan bir metal hortum yardımıyla ya da turbo motorunun egzos emme kısmının direk olarak egzos manifolduna bağlanmasıyla turbo motorunun egzos kismindaki tribünü çevirir Çevrilen egzos tribünü bir kol yardımıyla kompresör tribününü çevirir. Çevrilen kompresör tribünü havayı alarak intercooler’a pompalar. Intercooler’da sogutularak hava molekülleri küçültülür. Sıkıştırılan hava emme manifoldundan yanma odasına basılır Turbo MOTORA ZARAR VERİR Mİ? Süpercharger de olduğu gibi, turboda da motor kompresyon oranı atmosferik motorlara göre daha düşük tutulmalıdır. Aksi takdirde yüksek basınçtan dolayı motor çabuk yıpranacak ve hatta çok zorlandığı durumlarda motorun patlama riski ortaya çıkacaktır. Turbo uygulaması, motorun pistonları ve gerekiyorsa diğer aksamının da uygun şekilde değiştirilmesi suretiyle yapılmalıdır. Gücün yüzde 50′lere varan artışına dayanma ihtimali zayıf olan şanzıman ve aktarma sisteminin de değiştirilmesi gerekebilir.
  5. Turbo takılması için motorun baştan sona kadar gözden geçirilmesi gerekir. Turbonun uzun ömürlü olması için motorun sağlık bir şekilde çalışması gerekir. Yağlama turbo takılmış bir motorda çok önemlidir. Motordan gelen en ufak talaş bile turbonun pervanelerini bozabilir. Motorda birkaç değişiklik yapılarak turbo bağlanabilir. Motor modifiyesinde oldukça masraflı bir uygulamadır. Öncelikle radyatör değişmeli, motorun krank ve egzantrik turboya uyumlu hale gelmelidir. Turbo uygulamasına intercooler da ilave edilmelidir. Ortalama motor alınan güç turbonun sayesinde 140 hp dir. Tofaş Şahine turbo nasıl takılır: Turbonun malzemeleri Turbo Egzoz Salyangozu Turbonun Egzoz Manifolduna Bağlı Kısmıdır, Pistonlardan Çıkan Egzoz Gazı Buraya Gelir Ve Buradan Egzoza Atılır. Yüksek Sıcaklıklara Dayanıklı Olup Su Soğutmalı Tipleri de Bulunmaktadır. Turbo Emme Salyangozu Turbonun Hava Emme Manifolduna Bağlı Olduğu Kısımdır. Hava Filtresinden Gelen Hava Buradan Geçer Ve Ya Intercoolera Gider Ya Da Direkt Pistonlara. Çok Yüksek Sıcaklıklara Maruz Kalmadığından Alüminyumdan Üretilmiştir Turbo Gövde Turbonun Orta Kısmında Yer Alır. Milli Pervanenin ( Turbo Şaftının ) Yataklamasını Yapar, Salyangozları Bir Arada Tutar Ve Yağ Giriş Çıkış Delikleri Vardır. İç Kısmı Yağlama Kolaylığı Açısından Kanallı Bir Yapıya Sahiptir. Su Soğutmalı Tipleri De Mevcuttur. Turbo Emme Pervanesi Yapısı Alüminyum Alaşımıdır. En Ufak Bir Yabancı Cisim Pervanenin Hasar Görmesine Ve Dengesinin Bozulmasına Yol Açar. Motora Basıçlı Havayı Gönderen Pervanedir. Milli Pervane Sürekli Burulma Momentine Ve Aşırı ısıya Maruz Kaldığından Nikel Alaşımlı Çok Sağlam Malzemeden Yapılır. Mil Pervaneye Özel ısıl Işlemle Kaynatılır Ve Ikisi Birbirinden Ayrılmaz. Egzoz Gazının Hareket Enerjisinin Dönme Enerjisine Dönüşümünü Sağlayan Aktarma Organıdır. Tamir Takımı Malzemeleri Turbonun Içinde Bulunan Segmanlar, Contalar, Vidalar Vb. Malzemeler Tofaş Şahin turbo Fiyatları Ne Kadar? 600-700 TL civarına bir turbo ( turboşarj) alabilirsiniz ama şahin için ub yeterli değil. Daha arabada pek çok modifikasyon yapılması şart. Yaklaşık 5000-6000 TL gözden çıkartırsanız manyak bir turboya sahip olabilirsiniz.
  6. Tofaş otomobillerinin ilk kalkışı ve toparlaması biraz ağır kalmaktadır. Şahinlerde yapılan motor modifiyesinin amacıda, motorun gücünü ve performansını arttırmaktır. Motor modifiyesi için yapılan işlemler kalkışlarda daha atak daha seri hareket ve gücün artmasını sağlar. Motor modifiye parçalarının ve işçiliğinin masrafı diğer araçlara oranla daha uygun fiyata mal olmaktadır. Aracın yokuşta çekmemesi vites küçültme gibi olayların ortadan kalkmasını sağlamak için motor modifiyesi gereklidir. Motor modifiyesinden sonra frenler ve süspansiyonda modifiye olmalıdır. Kapak taşlama, Silindir kapağı değişimi(1300cclik silindir kapağı takılması), Piston takımının değiştirilmesi, Eksantrik milinin derecesini değiştirmek, Ağırlıklı krank mili kullanımı, Özel lazerde kesilmiş conta takımı, Turbo malzemeleri, ( Bakınız: Şahine Turbo Nasıl takılır? ) Geniş karbüratör kullanımı, Spor hava filitresi değişimi, Egzost sistemleri, Balata setinin değiştirilmesi, Buji ve performas buji kabloları
  7. Silindirden egzoz supabı aracılığa manifolda gelen yanmış gazlara ne kadar az direnç gösterilirse performans o kadar artar. Performans manifoldların amacı normalden daha çok yanmış gazın dışarı atılmasını sağlamaktır. Normal egzoz manifoldlarında 4 silindirden çıkan borular çok kısa zaman sonunda birleşirler. Motor performansını artırmak için 4 silindirden çıkan manifold boruları daha uzun yapılmıştır. 4-2-1 headers, 4-1 headers manifold sistemleri geliştirilmiştir. 4-2-1 de silindirden çıkan borular ilk birleşme mesafesi 40-43 cm; diğer birleşmede 40-43 cm sonra olmalıdır. Mesafenin performansa sağladığı katkı ise şöyle anlatılabilir. Bir silindirden boru aracılığı ile dışarıya doğru gönderilen yanmış atık, diğer silindire bağlı borudan gelen gaz ile karşılaştığında geriye doğru tepme olur. Boru uzunlukları doğru hesaplanmamışsa gazın silindirlerden çıkışı dahada zorlaşacak ve motor gücü daha da düşecektir. 4-1 manifolda ise boru uzunluğu 80-85 cm olmalıdır. Manifold birleşiminden katalizöre kadar olan mesafe de 80-85 cm olmalıdır.
  8. Emme manifoldun görevi karbüratörde hazırlanan hava yakıt karışımını emme supabına iletmektir. Manifold motora uygun kriterde olmalıdır. Emme manifoldu modifiyesi ile motorda 3-5 beygir güç artışı sağlanabilir. Emme manifoldundan geçen ve silindirlere gönderilen yakıt her silindir için aynı kalitede olması gerekir. İstenilen yakıt alınmazsa motorda tekleme meydana gelir. Yakıtın her silindire eşit olarak dağıtılmalıdır. Spor emme manifoldu kullanarak motor performansı yükseltilebilir. Her araç için piyasada bulunmasa bile uygun fiyata yapılabilir. Motor performansı istenilen oranda artması için dereceli eksantrik ve headers egzoz ile 10-20 beygir artış sağlanabilir. Aynı oran yakıt tüketiminde artış olacaktır.
  9. Çevre ve havanın kirlenmesinde önemli rol alan egzoz gazlarının, zararlı etkilerinden arındırılarak aracı terk etmesini sağlayan egzoz sitemi parçasıdır. Egzozun motor çıkışı ile egzozun son çıkış noktasını ortasına yerleştirilmiştir. Amacına ulaşırken egzoz gazları içerinde motor için yararlı maddelerin tekrar enerji olarak kullanılmasını sağlayamaz. Kendi içerisinde bunları daha az zararlı hale getirerek dışarıya verir. Egzoz emisyonun önem kazandığı günümüzde katalitik konvertörü tam olarak istenilen verimi veremeyen araçların egzoz muayenesinden geçememektedirler. Geleceğe daha iyi bir çevre bırakmak için herkes üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Katalitik konvertörün gözenekleri katalitik etki sağlayan maddeler ile kaplıdır. Bunlar Paladyum, Rodyum ve Seryum dur. Burada seryum motor çalışması sırasında oluşan fakir ve zengin karışım durumlarına göre değişiklik gösteren oksijen miktarını katalizörde gerekli oran tutmaya yarar. Rodyum azot oksitlerin azota indirgenmesini sağlar. Katalitik konvertörün içerisinde: a- Karbon monoksit gazı yakılarak karbondioksite çevrilir. b- Azot oksitler azota indirgenir. c- Tam olarak yanmamış yakıt karbondioksit veya suya çevrilmesini sağlar.
  10. tribütör kamının aşınması ile beraber avans ayarı bozulur. Her silindire aynı derece akım gönderilemez. Bu da motor performansının düşmesine neden olur. Elektronik ateşleme sisteminde sürtünerek çalışan parça olmadığından dolayı; ateşleme avansı silindirden silindire farklılık göstermez. Bu şekilde motor performansında düşme olmaz. Sürekli açılıp kapanarak çalışan meksefe ve platin klasik ateşleme sisteminde bulunurlar. Platinler zaman içerisinde meme yaparlar. Avans ayarının bozulmasına yol açmaktadır. Böylece verimin düşmesine sebep olurlar. Platinler 4 amperden fazla akımı taşıyamaz ve platin kontakları yanar. Periyodik bakıma ihtiyaç duyan klasik ateşleme sistemi bakım yapılmazsa yakıt sarfiyatının artırır, motor gücünün azaltır. Elektronik ateşleme sisteminde platin ve meksefe bulunmadığı için bakım gerektirmez. Fabrika çıkışı ayarı bozulmaz ve bakım gerektirmediği için masrafsızdır. Hareketli parçaların olmamasından dolayı paslanma, kirlenme ve yağlanma olmaz. Distribütör de manyetik ünite ve kontrol ünitesi bulunmaktadır. Klasik ateşleme sisteminde motor devri artıkça bobin gerilimi azalır. Bu istenmeyen bir durumdur. Elektronik ateşleme sisteminde primer devre akımı geçiş süresi uzatılarak yüksek devirlerde bobinin verdiği gerilimin azalmasının önüne geçilmiştir. kaynak: https://www.otoyedek365.com/elektronik-atesleme-sistemi-nedir/
  11. İkinci el otomobil alırken motordan anlayan bir tamirciyle kontrol edilmelidir. Kesin almayı düşündüğünüz otomobili servisine gösterilirmelidir. Kaput açıldığında öncelikle motor kapağı açılıp yağ akıtması kontrol edilmeli ve contaların yağ sızdırıp sızdırmadığına bakılması gerekir.3 yaşından büyük otomobillerde bunu tespit etmek daha da zorlaşır. Bu durumda motorun üfleyip üflemediğine yani yağ yakıp yakmadığına bakmak gerekir. Motor için yapılacak en önemli kontrollerden biri motorun üfleyip üflemediğinin anlaşmasıdır. Özellikle eski araçlarda motor revizyon isteyecek duruma gelmiş olabilir. Motorun revizyon edilmesi oldukça masraflı bir iştir. Motorun yağ yaktığını anlamak için yani üflemesini anlamak için motora yağ konulan kapak açılır ve motor çalıştırılır. Motor ısındıktan sonra yağ, egzozdan ve monifolddan gaz halinde çıkmıyor, segmanlar yukarıya doğru yağ atıyorsa, bu motorun yağ yaktığı anlamına gelir. Bu, zamanla çok masraf çıkarır. Motorun yağ haznesinin kapağı açılıp bakıldığında buharlaşan gazlar görülüyorsa, bu da pistonun aşındığını gösterir. Birkaç saat park halinde kalmış bir otomobilin altına yatılarak bakıldığında, motorla şanzıman arasından yağ aktığı görülürse, krank keçelerinde kaçak olduğu anlamına gelir. Otomobili motor soğukken çalıştırıp mutlaka motorun sesini dinleyin. Bu size motor hakkında referans olacaktır. Otomobili motoru soğukken çalıştırdığınızda rölantisi düzgünse ve uğultu yapmıyorsa bu iyiye yakın demektir. Tabi satmak için gelen arabada bu ayarlanarak iyimiş gibide gözükebilir. Motoru çalıştırdığınızda sesi dinlerken egzozun da patlak olup olmadığını kontrol edebilirsiniz. Eğer egzoz aşırı yıpranmış ve delinmişse bu durum kendini sesiyle ele verir. Radyatörün ve motor hortumlarının su kaçırıp kaçırmadığına bakmak gerekir. Radyatör suyunu kontrol edin, eğer su paslı ve yağlıysa sorun var demektir. Radyatör, motor çalışırken köpürme yapıyorsa, bu silindir kapağı contasında kaçak olduğunu gösterir. Aküden ne olacak yenisini alırım demeyin. Alacağınız otomobilin kaputunu kapatmadan önce aküsünü kontrol etmeyi unutmayın. Akü başları okside olup yağlanmış ise akünün ömrü azalmış demektir. Ayrıca akünün çatlak olup olmadığına da bakın. Bu ufak masraflar toplandığında sizi bayağı zarara sokabilir. Elektronik beyine sahip olan ve ikinci el piyasa oldukça çok satılan tipo tempra gibi araçlarda ön taraftan darbe alıp almadığı kontrol edilmelidir. Beyinde hasar oluşan ve iç gösterge ışıklarında anormallik olan araçlar alınmamalıdır. Beyin soketi değişen araçlar randıman tutmadığı bilinmektedir. Bu durumlara dikkat edilmelidir.
  12. LPG kullanıldığı halde birçok araçta yakıt tüketimi sağlanamaz. Halk arasında sürekli böyle bir durumdan şikâyet edenleri görürüz. LPG li aracın benzinden daha çok yaktığı görülmüştür. Tofaş Şahin, Doğan ve aynı düzeydeki araçlarda sıkça rastlanan sorunlardan biri aracın fazla gaz tüketmesi ve problemin bir türlü giderilememesidir. Birçok ustaya gösterilmesine karşın yapılan ayarlar bir fayda sağlamadığı görülür. Aracın LPG sisteminde gaz kaçağı olup olmadığına bakılmalı, araç test edilmelidir. Gaz kaçağı varsa araçtan sürekli olarak gaz kokusu gelir. Gaz kaçağı olan yerde buzlanma oluşur, kaçak tespit edilerek sorun giderilmelidir. Subapların ayarsız oluşu, hava filtresininin tıkalı yada kirli olması, sente zamanın kaçmış olması, platinde sorun olması aracın fazla yakmasına sebep olabilir. Özellikle karbüratör ve emme manifoldunda hava kaçağı olmamalıdır. Buji ve buji kablolarının eskimiş olması yanmanın tam olarak sağlanamamasına yol açar. Yakıt yanmadan dışarı atılır bu da yakıt sarfiyatını ve aracın performansını etkiler. Subapların sıkı yada gevşek olması da motorun düzenli çalışmasını engeller. Böyle durumlar gaz ayarı yapmanın bir faydası olmaz. Çünkü sorun LPG sisteminde değil motorun kendindedir. Motorda bu sorun giderildikten sonra yakıt tüketimi normale dönmezse, gaz beyni kontrol edilmelidir. Aracın rölanti ayarı yapılarak rölantide kalması sağlanmalıdır. En az yakıtı tüketerek araç rölanti kalabilmelidir. Beyinde bulunan diyaframın ve tamir takımının özeliğini yitirmesi sonucu aracın rölanti ayarı yapılamaz. Bu durumda beyni değiştirmek en güvenli yoldur. Aracın rölantide durmamasını sebeplerinde biride fren sisteminde bulunan westenhousuda problem olmasıdır. Araç hareket halindeyken fren yapılınca aracın stop etmesi buna bağlı bir sorundur. Rölanti yükseltilerek sorun giderilmeye çalışırsa da bu fazla yakıt tüketimine sebep olur. Gazın beyninde sorun olduğunda piyasada en az yakıt araçlarda bile yakıt sarfiyatı oldukça artar. LPG sisteminin verimli çalışması gazın tam olarak buharlaşması için beyinin gerekli ısıya ulaşması gerekir. Aksi takdirde yakıt sarfiyatına yol açar. Beyinin ısınmasını sağlayan sisteminde kontrol edilmesi gerekir. Aracın ilk çalışmada sorun çıkarması durumunda araç benzinde çalıştırılmalıdır. Benzinle çalışmasında sorun yoksa LPG sisteminin büyük oranla beyni arızalanmış olabilir.
  13. Aracın soğuk havalarda çalışmasını akünün tam şarjlı olması kolaylaştırır. Defalarca marşa basmanız gerekebilir. LPG li araçlar sıcaklık sıfırın altına düşünce çalışması oldukça zorlaşır. Aracın soğuk havalarda park edilmeden 1,2 dakika önce benzine alınarak öyle bırakılması sabahları soğukta aracın kolayca çalışmasını sağlayacaktır. Aksi takdirde soğuk havalarda aracın çalışması için dakikalarca uğraşmanız gerekebilir. Zahmetsiz bir şekilde kış aylarında aracın çalışması isteyenler aracın benzine alınarak bırakılması en önemli noktadır. Aracın zaman zaman benzine alınması motor içinde olumlu bir harekettir. Araçta benzin olmaması durumunda gazın beyin kısmına sıcak su ile ısıtılmış bez konularak aracın çalışması sağlanabilir. Gazın beyin bölümünün üzerine sıcak su dökülmesi, beyinin içerisinde bulunan diyaframı çatlatabilir. Ateşleme sistemi ve bujiler gözden geçirilmeli, ateşlemeyi kolaylaştırmak için bujiler değiştirilmelidir. Rölanti ayarı, kış mevsimine göre yapılmalıdır. Aracınızı sabahları güneşi direkt gören yere park etmeniz çalıştırmayı kolaylaştıracaktır. Araç çalıştırıldığında fazla gaz verilmesi soğuk motor için zararlıdır. Aracın motoru fazla ısıtılmadan harekete geçilmelidir. Araç hareket halinde daha çabuk ısınır. kaynak: https://www.otoyedek365.com/lpgli-araclarda-kisin-arac-kullanimi/
  14. Avrupa Yeni Otomobil Değerlendirme Programı’nın (European New Car Assessment Programme), özellikle önden ve yandan gelen darbeler sonucunda sürücü, yolcu ve yayaların nasıl korunduğunu değerlendirir. Değerlendirme sonucunda 5 yıldız üzerinden araçlara notlar verilmektedir. Aldığı darbe sonucunda aracın dış görünüşü nasıl etkilendiği, ne hale geldiğinden çok araç içinde bulunan yaşam hücresi denilen bölümümde, sürücü ve yolcu koruma, arabada bulunan çocuk ve en son yaya koruma üzerinden notlar verilmektedir. Araca dışardan baktığınızda kaza az hasar vermiş gibi gözükebilir. Aracın içinde ise emniyet kemeri hatalıdır, göğüste yaralanmalara sebebiyet verir. Şoför mahallindeki pedallar ayak bileklerini yaralar, direksiyon simidi yada alt kolonu yaralanmalara yol açıyor mu? Kaza sonrası kapılar açılıyor mu? Bebek koltuğu yerinde mi? Kapılarda çocuk kilidi var mı? Emniyet kemeri sesli ikazı var mı? Yaya çarpma durumunda kaput yaya ne kadar zarar verir? Gibi soruların cevaplarına bakarak aracın dışından çok can güvenliğine not verilir. Aracın ön kısımın da çok az hasar var ama pedallar sürücünün ayağını yaralamış, aracın az hasar görmesinin bir kıymeti yoktur. Yeni otomobil satın almak isteyen kişilerin farklı modellerin güvenlik performansları hakkında güvenilir ve tarafsız bilgi alması gerekir. Euro-NCAP bu hizmeti sunarken beş Avrupa devleti ve AB Komisyonu’nun yanı sıra Avrupa’daki birçok otomobil ve tüketici derneği tarafından desteklenmektedir. Euro-NCAP yapılan önden çarpma testleri 64 Km/saat hızla gerçekleştirilmektedir. Bunun yanı sıra yandan çarpma testleri de uygulanmaktadır. Onlarda 50 Km/saat hızla gerçekleştirilmektedir.
  15. Bazıları egzoz sesini etraftakilere duyurmadan rahat edemezler. Egzoz sesi için abart egzoz yeterlidir. Trafik polislerinin yaptığı çevirmelerde egzozları sökülmekte, araç bağlanmakta ve para cezası almaktadırlar. Başınız derde girmeden egzoz sesine ulaşmak için Varex egzoz sistemlerinin ürettiği kelebekli egzoz kullanmalısınız. Egzoz sesini kontrolü tamamen size verilmiş. Televizyon kumandası gibi sesi açıp kapatabilirsiniz. Araç muayeneden geçerken yada çevirmeye yaklaşırken artık rahat olabilirsiniz. Ayrıca motor performansını düşürmeden egzoz kapalı konumda bile motoru sıkmadan yol almanızı sağlar. En önemli özelliklerinde biriside budur. Kelebek kapandığında normal egzozlardan daha iyi performans sergiler. Motorda geri tepme olmaması için yan çıkış kanalarını açarak egzoz yolunu uzatır ve sessiz bir şekilde yol almanızı sağlar.
  16. Günümüzde güvenli sürüş amacıyla sürücüler için birçok kolaylık sağlayan sistemler oluşturulmuştur. Otomotiv sektörü her geçen gün yeni buluşlara imza atarken, son üretilen araçlarda güvenlik en üst seviyededir. Araçtan en yüksek güvenlik ve verimi almak hedeflenmiştir. Böylece sürücü aracı rahatlıkla kontrol altında tutabilmektedir. Sürücülere kolaylık sağlayan sistemlerin başında sensörler yer alır. Bu sensörler sürüş esnasında sürücüye gerçekten büyük kolaylık sağlamaktadır. Bu sensörler den bazıları park sensörü, hidrolik direksiyon sensörü, far sensörü, stop lambası sensörü, debriyaj sensörü, hava yastığı sensörü ve yağmur sensörüdür. Bu sensörler sürücüye kolay ve güvenli bir sürüş sağlayacaktır. Günümüzde kullanılan sensörler kullanım amaçlarına göre giderek artmaktadır. Üreticiler ihtiyaca yönelik yeni sensörler geliştirmektedir. Bu sensörlerden biri de yağmur sensörüdür. Peki, bu yağmur sensörü ne işe yarar, biz nasıl kullanabiliriz? Yağmur sensörü, yağmur yağmaya başladığı zaman yağmurun hızını ve şiddetini ölçerek otomatik olarak sileceklerin çalışmasını sağlayan ve sileceklerin hızını ayarlayan sistemdir. Ayrıca ıslanmış yollarda diğer araçlardan ön cama gelen sulu ve çamurlu damlacıklar da yağmur sensörünün çalışması için yeterlidir. Sistemin çalışma şekli oldukça basittir. İlk olarak kuru bir havada sensörler çalışmıyor. Yani cama su gelmediği sürece sensörler algılama yapmıyor. Seyir halindeyken yağmur yağmaya başladığı zaman silecek kolu bir kademe yukarı kaldırıldığında yağmur sensörü devreye girer. sensörler devreye girerek sileceklerin çalışmasını sağlar. Aynı zamanda yağmurun şiddetini ve hızını ölçtüğü için sileceklerin hızını buna göre ayarlıyor. Yağmur sensöründe hassasiyet düğmesi ile ayar yapabilirsiniz. Bu düğme kolun üzerindeki minik bir tuşla yapılır. Araçlarda kullanılan tüm yağmur sensörlerin çalışma prensibi aynıdır. Yağmur sensörünü kapatmak için ön cam silecek kolunu indirerek OFF konumuna getirmek yeterlidir. Böylece sensörler devre dışı bırakılmış olur. Eğer yağmur sensörü açık unutulursa Sensör belirli bir süre sonra kendi otomatik olarak kapanmaktadır. Son yıllar da Otomobiller son teknolojiyle üretiliyor. Bu sensörler de bu teknolojiden biridir. Bu nedenle sensörlerin güvenli olabilmesi için sıfır hatalı olmaları gerekir. Sensörlerin yanlış bir bilgi vermesi güvensiz sürüş, yakıt israfı ve aracın verimsiz olmasına neden olur. sensörlerin yanlış bilgi vermemesi için üretici firmalar bazı önlemler almıştır. Bu önlemlerin başında dışarıdan gelecek frekansları önleyen bir sistem oluşturulmuştur. Yağmur sensörleri sürücünün isteği doğrultusunda çalışan bir sistemdir. Sensör aracın iç camına monta edilir. Işınlar sayesinde de dışarıdaki yağmur damlalarının düzensizliğini algılayarak çalışmaya başlar. Bu nedenle normal zamanlarda aracın ön camının lekesiz ve temiz olmasına dikkat etmeliyiz.
  17. Volvo'nun efsane modeli S60 tüm yenilikleri ile yeniden karşımızda. Araçta bazı radikal değişimlere gidilmiş. Çizgileri bize daha çok S90 andıran S60 için kullanılan donanım da üst segmentteki S90 ve XC90'ı aratmayacak. Yeni S60'ın bir diğer büyük değişikliği ise iki farklı seçeneğe sahip olması; kısa ve uzun dingil mesafesi. Firmanın Kuzey Amerika CEO'su uzun dingil mesafeli seçeneğin daha popüler olacağını öngörüyor. Yeni Volvo S60 2.0 litre V4 turbo motor ile yaklaşık 240 beygir üretecek. Bunun yanında performans düşkünü sürücüler için 302 beygir üretecek güçlü bir motor da bulunacak. Firma ayrıca gelişen doğa bilinci doğrultusunda hibrit bir motorunda opsiyonlar arasında bulunabileceğini söyledi. Biraz da aracın iç tasarımından bahsedecek olursak; öncelikle Volvo'nun klasik ruhunu sadık kalındığını belirtmemiz gerekiyor. Şu ana kadar her modelde olmasa da ahşap kalıp bizce Volvo'ya çok yakışıyor. Araçta 9.3 inçlik bir dokunmatik ekran bulunuyor. Orta konsolun konumu çok iyi belirlenmiş. Her fonksiyonuna kolayca erişebiliyorsunuz. Gösterge panelleri klasizmin biraz dışında olarak daha spor tutulmuş. Biz başarılı bulduk. Opsiyon olarak sunulan bir takım güvenlik paketleri de satın alabilirsiniz. Aracın yurtdışı satış fiyatı 35.000 $ ile 60.000 $ arasında değişiyor. Türkiye pazarı için düşünecek olursak hemen hemen ikişer katlarını düşünürsek hata yapmamış oluruz. Motor Hacmi 2000 cc Motor Gücü - Maksimum Tork 240 beygir – 258 Nm Silindir Adeti - Yakıt Tipi V4 – Benzin Max hız - 0-100 km Hızlanma 220 km/s – 7.3 saniye Vites Tipi 8 ileri otomatik
  18. Orta SUV sınıfına artan talep neticesinde araç yelpazelerini yenileyen otomobil üreticileri arasında, bu sınıfın satış başarısında adeta bir yarış var. Daha verimli, daha konforlu araçları en uygun fiyatta sunmaya çalışan firmalardan biride Ford. Avrupa pazarındaki durumuna göre Ford, Kuga modelini, müşterisini tamamen tatmin edecek şekilde yeniden dizayna soktu. Orta SUV kategorisine ait Ford Kuga 2016'da üç yeni rengiyle satışa sunulacak. Ayrıca aracın iç tasarımı içinde fazladan bir renk seçeneği daha düşünülmüş. Yeni nesille sürüş dinamiği ve stil konusunda yeniliklerle gelecek Kuga ayrıca yeni bir kontrol sistemine de kavuşacak. Dış Tasarım Bir sonraki yıl piyasada görülecek olan Ford Kuga'lar, yeni tasarım LED aydınlatma sistemini modifiye edilmiş bir ön yüzde taşıyacak. Ayrıca yeni krom ızgaralar araca farklı bir hava katacak. Radyatör havalandırma sisteminde bir yenilikle karşımıza çıkacak Kuga'nın ön hava menfezleri soğutmayı daha verimli hale getirmek için daha aşağı bir seviyeye yerleştirilecek. İç Tasarım Güncel modelleri gibi 2016 Kuga'da geniş ve ferah bir iç mekana sahip olacak. Öyle ki Ford tasarımcıları yeniliklerinde rahattan ödün vermemiş gibiler. Geniş aileler için uygun ve ferah bir araç olan Kuga bu konudaki özelliğini korumaya devam edecek. Kolayca ayarlanabilir koltuklardaki bel destek ve yan destek sistemleriyle sürücü ve yolcular için konforu garanti edebilen aracın döşemelerinde kullandığı malzemede kalite bakımından özenle seçilmiş. Ayrıca baş ve diz mesafelerinde de Kuga'da cömertçe davranılmış. iPhone ve diğer akıllı telefonlarınızı, araç ses siteminizi, müzik tercihlerinizi ve navigasyonu kontrol etmenize olanak veren geniş dokunmatik ekranlı interaktif konsol sistemi ayrıca tüm araç sistemlerini de takip etmenizi sağlayacak. Motor 2016 Ford Kuga yeni bir 2.0 Lt'lik, 4 silindirli, 16 subaplı DOHC motor seçeneği de sunacak. Ayrıca yeni aktarım sistemi de kullanılacak olan Kuga'nın daha çevreci ve ekonomik motora kavuşacak. Bu yılın sonunda satışa çıkması düşünülen 2016 model Ford Kuga'nın Türkiye satış fiyatı 80.000 TL civarı alt sınırından başlayıp, eklenen opsiyonel özelliklere göre artacak. Motor Hacmi 1997 cc Motor Gücü - Maksimum Tork 180 beygir – 400 Nm Silindir Adeti - Yakıt Tipi V4 – Dizel Max hız - 0-100 km Hızlanma 200 km/s – 10.0 saniye Yakıt Tüketimi - Depo Hacmi 5.4 litre/100 km – 60 litre
  19. Kompakt arabalar sınıfında iyi bir yere sahip yeni Opel Astra'lar 2015'in sonbaharında yollarda görülebilecek. Opel'in yeni versiyon Astra'sında en dikkat çekici değişiklik boyutlarında gibi görünüyor. Modeline göre 120 kg ila 200 kg arasında daha hafif üretilecek olan Astra'nın uzunluğu 4.37 metre, yerden tavan yüksekliği de 1.46 m olacak. Bir önceki modeline göre daha küçük ebatlarda(49 mm daha kısa ve 50 mm daha alçak) üretilecek olsa da, Opel firmasının söylediğine göre 2016 Astra'lar daha geniş kullanım alanına sahip olacak. Bu rahatlık özellikle yolcu diz mesafesinde kendini belli edecek. Tabi ki Opel bunu aracın iskeletinde kullandığı dayanıklı hafif çelik sayesinde yapabiliyor. İlk etapta 93 beygir ile 197 beygir gücünde benzinli ve dizel motorlar kullanacak olan Astra'ların OPC/VXR motor versiyonları gibi daha güçlü modelleri yıl içinde sunulacak. 2016 Astra'nın küçük fakat güçlü 1.0 litrelik, 3 silindirli turbo, benzinli motoru versiyonu 103 beygir güç üretecek. Ayrıca 2016 modeller daha büyük bir diğer versiyon olan 4 silindirli turbo-beslemeli benzinli motorla da satışa sunulacak. 143 beygir güç ve 250 N.m tork kapasiteli bu motor 1.4 litrelik olacak. Ayrıca Opel, dizel sevenleri de unutmayıp onlar için 93 beygirlik, 1.6 litrelik motora sahip bir model sunuyor.Üst ve orta düzey modeller, Android ve Apple ürünlerle uyumlu IntelliLink dokunmatik ekranlı konsol sistemiyle birlikte sunulacak. 2016 Astra'lar için bir başka yenilikte far sisteminde oluyor. Her far için 8 parçalı Matrix LED aydınlatma sistemi, aracın ön kamerası ile uyumlu çalışacak ve gerektiğinde uzun farları kısa fara otomatik olarak geçirecek. Bu da gece trafiğindeki diğer araç sürücülerinin ve yayaların uzun farlar sebebiyle görüş kabiliyetinin yok olmasını engelleyecek. 2016 Opel Astra ile gelecek diğer güvenlik teknolojileri ise; Trafik işareti tanıma sistemi Şerit takip sistemi Şerit uyarı sistemi Takip mesafesi uyarı sistemi Ön çarpışma uyarı sistemi Otomatik fren sistemi Arka kamera Kör nokta monitörü Park sistemi Bu arada Opel'in belirttiğine göre 2016 Astra modellerindeki koltuklar, Almanya'daki bir sağlıklı yaşam topluluğu olan Campaign for Healthier Back(AGR)'ten de onay almış. Fiyatının ise 26.500 $ civarında olacağı öngörülüyor. Ülkemizdeki fiyatı için ise üzerine %45 ÖTV ve %18 KDV ekleyerek bulabilirsiniz.
  20. Volkswagen'in 2016 yılı için üretimini tasarladığı Jetta birçok yenilikle müşterilerine sunulmaya hazırlanıyor. İncelememiz aracın teknik detaylarını, satış fiyatını ve bizim gözümüzden değerlendirmesini içeriyor. Volkswagen'in talihsiz emisyon hatasından sonra 2016 firmanın kendisine çeki düzen vereceğine inanıyor ve yeni Jetta ile müşterilerinin gönlünü alacak mı merak ediyoruz. Tasarım olarak çok fazla yenilik olmasa da teknolojik olarak bir takım yenilikler sunuluyor. Bir önceki tasarım ile benzer çizgilerini korumasının yanı sıra ufak da olsa dış görünümde de bazı değişiklikler gözümüze çarpıyor. Dış Dizayn: Aracın dış tasarımında çok değişiklik görünmüyor. Tampon ovallikten biraz daha uzaklaşmış bu da daha sert bir görünüm kazandırmış. Onun dışında ufak bir değişlik de aydınlatma sisteminde görünse de bir önceki çizgilere çokça sadık kalınmış. İç Dizayn: Burada da çok fazla değişiklik yok. Koltuk döşemeleri ve konsolda bir kaç rötuş yapılmış o kadar. Tabi boyutlarda ufak değişiklikler de mevcut. Geniş bir iç hacim Jetta'nın en değerli varlıklarından. İç mekan sonra tasarım olarak sade ve şık. Malzeme kalitesi hemen göze çarpıyor. Yüksek Alman mühendisliği aracın her fonksiyonunda göze çarpıyor. Motor Hacmi 1598 cc Motor Gücü - Maksimum Tork 105 beygir – 250 Nm Silindir Adeti - Yakıt Tipi V4 – Benzin Max hız - 0-100 km Hızlanma 194 km/s – 10.7 saniye Vites Tipi 5 ileri manuel Yakıt Tüketimi - Depo Hacmi 5 litre/100 km – 55 litre Bagaj Hacmi 510 litre
  21. Hyundai, Mart ayında gerçekleşen Cenevere Otomobil fuarında yeni nesil Hyundai ix35 modelini ortaya çıkardı. Güney Kore'li otomobil üreticisi Hyundai, ilk olarak sadece, 2015 ortasından sonra Avrupa pazarına girecek ix35 modeli için bilgileri paylaştı. Uygun fiyatlı SUV sınıfında yer alan model tamamen yeni dizaynıyla Hyundai'nin 2016'daki başarı kazanacak modellerinden biri olarak görülüyor. Yeni ix35 ilk bakışta Hyundai'nin bir başka modeli olan Santa Fe serisini çokça andırıyor. Özellikle ön kaput ve ön ızgaralar Santa Fe'den yadigar gibi. Aracın dışında ve iç tasarımındaki değişikler yinede göz dolduruyor ve Hyundai mühendislerinin yeni bir dizayn yaklaşımı sundukları kesin. Dış Tasarım: İlk olarak dış tasarımdan başlayalım. Yukarıda da değimiz gibi araçta hafif bir Santa Fe kokusu var. Aracın önündeki 3'lü, kalın krom barlar güncel ix35 modelinden daha güçlü bir hava oluşturuyor. Krom bar kısmı ile bütünleşen büyük ön farlarda tamamlayıcı bir unsur olmuş. Ayrıca şimdiki ix35'lerde, ön dizaynda kullanılan yuvarlak sis farları yeni modelde biçim değiştirmiş ve daha köşeli geometriye sahip olmuş. Yeni ix35'in çevresindeki belirgin hatlar araca daha kaslı bir görünüm kazandırmış. Önceki modelde çamurluklarda devam etmeyen siyah plastik aksam, yeni ix35'de çamurluklarıda örtmüş. Biraz daha aşağı seviyede bulunan plaka yeri da farklı bir dokunuş olmuş. İç Tasarım ve Güvenlik: 2016 Hyundai ix35 deki yumuşak yüzeyli, iyi kalite malzeme tüm iç kabin boyunca kullanılmış ve bu sayede araç içinde bulunan sürücü ve yolcu deneyimini başka bir seviyeye taşımış. Ayrıca yeni ix35 konsolunda yeni kullanılan ve önceki Hyundai modellerinde olan navigasyon sistemlerinden 3 kattan daha hızlı olan yeni sistemle geliyor. Yeni ix35 akıllı park sistemi ve akıllı bagaj kapı sistemine de sahip olacak. Güvenlik konusunda ise ix35'in kullandığı yeni güvenlik teknolojisi, onu sınıfındaki en iyilerden biri yapacak. Bağımsız otomatik fren sistemi, şerit takip sistemi ve arkada bulunan araç trafiğini kontrol eden radar sistemi ix35'in güvenlik özelliklerinden bazıları. Motor: Benzin ve dizel seçeneklerinde satışa çıkacak olan ix35 değişik motor seçenekleri sunacak. 1.6 Lt iki benzinli model 133 Hp ve 174 Hp gücünde, 1.7 Lt dizel 113 Hp gücünde ve iki 2.0 Lt'lik motor 134 Hp ve 182 Hp gücünde olacak.
  22. 008 yılında üretimine başlanan Volkswagen CC üretildiği günden bu yana kullanıcıların dikkatini çekmeyi pekala başarmıştı. Şimdi yeni 2016 makyajlı yüzü ile tekrar görücüye çıkıyor. Aracın asıl üretilme sebebi Volkswagen'in Amerika'daki pazar payını büyütmek istemesi. Rakamlarla konuşacak olursak satışların %60'sını bu pazardan karşılamak amacındalar. Öyle ki üretim maliyetlerini düşürmek için üretimin Meksika'da yapılmasına karar verilmiş. Aracın rakip olarak görülebileceği modeller ise yine Alman mühendislerin elinden çıkıyor; Audi A3 Sedan ve Mercedes-Benz CLC. Evet ne düşündüğünüzü biliyoruz. Bu modeller ile CC aynı klasmana girer mi diyorsunuz. Kişisel beğenilerimizi bir kenara koyacak olursak 2016 CC bu modellerle yarışabilecek durumda. Fiyat için aralarındaki fark biraz da ülkemize özel bir durum. Şundan eminiz ki; rekabet her zaman kullanıcılara bir avantaj getirmiştir. Bu sebeple CC'nin pazara girişinin kullanıcılar için pek çok avantaj getireceğini düşünüyoruz. Aracın detayları hakkında konuşacak olursak; Yeni modelde revize sonrası araç 27 mm daha uzun ve 36 mm daha geniş. Aracın dış görünümü son Audi A7 ile pek çok benzerliğe da sahip. Volkswagen CC eski modele göre daha geniş bir iç hacme sahip. Araçta kullanılan materyaller son teknoloji Alman mühendisliği. Ayrıca iç kabindeki ahşap şeritler de güzel bir etki bırakıyor. Güvenlik olarak ise; araç satışının büyük bölümünün yapılacağı pazara yönelik olarak şekillendirilmiş. Amerikan standartlarına sadık kalınmış. 2016 Volkswagen CC'nin motoruna gelecek olursak; araç 4 farklı motor seçeneği ile müşterilere sunuluyor. Bu motorlardan 3'ü benzinli 1'i dizel. Benzinli motorlar 3.6 Litre V6 4Motion, 2.0 Litre Inline4-TSI ve 1.4 Litre Inline4-TSI opsiyonu ile satışa sunulmuş. Dizel motor ise 2.0 Litre Inline4-TDI şeklinde satışa sunuluyor. Benzinli motorlardan 3.6 Litre olan en güçlü seçenek 300 Beygir güç ve 260 NM tork üretiyor. 0'dan 100 km'ye sadece 5.2 saniyede çıkabiliyor. Maksimum hız olarak ise ibrede en fazla 250 km/h görebilirsiniz. Epeyce güçlü bir motor, tercihini performanstan yana yapacak olanlara hitap ediliyor. Amerikan pazarı için biraz daha uygun Türkiye pazarında malum petrol fiyatları ile bu motorun satışında büyük rakamlar görüleceğini pek düşünmüyoruz. İkinci olarak 2.0 Litrelik benzinli motora gelecek olursak. 212 beygir güç ve 215 NM tork üretebiliyor. 3.6 Litrelik motor kadar olmasa da bu da son derece güçlü bir motor. Benzinli opsiyonların sonuncusu olan 1.4 Litrelik motor ülkemiz için daha uygun görünüyor. 160 beygir güç ve 180 NM tork üretiyor. 8.5 saniyede 100 km/h ulaşabiliyor. Maksimum hız olarak ise 222 km/h hıza çıkabiliyor. Tek dizel motor olan 2.0 Litre TDI motor 140 beygir güç ve 240 NM tork üretiyor. Aracın kasası için yeterli bir rakam. Ayrıca dizel olması da ekonomik olacaktır.
  23. Herkese merhaba , Otomatik Vites Araç Nasıl Kullanılır? sorusuna yanıt arıyoruz. Otomatik vites bir araç nasıl kullanılır videomuzu sizler için en basit ve anlaşılır şekilde anlatmaya çalıştık. Umarız sizler için faydalı olur.
  24. Bugün sizler için 2 araç arasına nasıl park edilir sorusuna en kısa şekilde nasıl park edeceğinizin videosunu paylaşıyoruz. Uumarız sizler için faydalı bir video olur.
  25. Herkese merhaba, Bugün yeni araba kullanmaya başlayanlar için; Araba yokuşta nasıl kaldırılır? Kalkışlarda nelere dikkat edilmeli? Sorularının cevaplarını vermeye çalıştık. Umarım sizler için faydalı ve keyifli bir video olur. İyi seyirler.
×
×
  • Yeni Oluştur...

Önemli Bilgilendirme

Bu siteyi kullanarak, Kullanım Şartlarını kabul edersiniz.